Osman Aydoğan


Şairlerin en garibi -8-

"Rindlerin Ölümü" şiiriyle sonradan onun etkisine iyisinden sığınacak olan Yahya Kemal bile kestirmeden giymeyi yeğler:


"Rindlerin Ölümü" şiiriyle sonradan onun etkisine iyisinden sığınacak olan Yahya Kemal bile kestirmeden giymeyi yeğler: ‘’Hâşim düzyazı yazsa daha iyi bir şey yapmış olur.’’ Bu sözler onun düzyazısını yüceltmek için de söylenmemiştir. Amaç, ozanlığını ayaklar altına almaktır. Oysa bunların tümü ozanlıkta -Yahya Kemal bir yana- Hâşim’in yanından bile geçemezler. Bütün bu zerzevat içinde Hâşim’in şiirine değer veren sadece Halit Ziya, Mehmet Rauf, Samipaşazade Sezai, İzzet Melih ve Fazıl Ahmet'tir. Bunlara belki bir de Abdülhak Şinasi ile Yakup Kadri Karaosmanoğlu eklenebilir. Ama Samipaşazade onu az buçuk "egzantrik" de bulur. Fazıl Ahmet ise ona "zakkum ve cehennem taşı" gözüyle bakar." Yakup Kadri ‘’Ahmet Hâşim Monografi’’ (İletişim Yayıncılık, 2000) eserinde Hâşim için şu yargıya varır: ‘’Bence, tabiatta, hayatta ne kadar şiir unsuru varsa Hâşim’de de o kadar şairlik vardı.’’ Bu tartışmaların yanında Ahmet Hâşim hakkındaki daha kapsamlı ve sağlıklı değerlendirmeler de vardır. Bu değerlendirmelerden şu iki kitabı Hâşim’i hakkıyla tanımak için önerebilirim. Birincisi Abdülhak Şinasi Hisar'ın (kendisi Hâşim’in okul arkadaşıdır aynı zamanda) "Ahmet Hâşim, Şiiri ve Hayatı" (Yapı Kredi yayınları, 2006) adlı kitabı, diğer ise Memet Fuat'ın "Ahmet Hâşim" (Yapı Kredi Yayınları, 2008) isimli kitabıdır. Ahmet Hâşim şairliğinin ötesinde aslında iyi bir denemecidir de. Yahya Kemal’in yukarıda bahsettiğim; ‘’Hâşim düzyazı yazsa daha iyi bir şey yapmış olur’’ sözü bunu doğrular. Hâşim’in o zamanlar gazetelerde yazdığı yazıları araştırmacı İnci Enginün ile Zeynep Kerman birlikte kitap haline getirmişlerdir. (Ahmet Hâşim, Bütün Eserleri, Dergâh Yayınları, 2009) Tabii ki Ahmet Hâşim’in daha önce bahsettiğim kendi düşüncelerini anlattığı ‘’Bize Göre’’ (Altın Kitaplar, 2005) kitabı da Hâşim’i tanımak için okunmalı diye değerlendiriyorum.