Tarih: 21.08.2025 15:51

4 bin 500 yıllık eşsiz seramikler

Facebook Twitter Linked-in

Kayseri tarihini 6 bin yıl önceye dayandıran arkeolojik bulgu ve belgelerin gün ışığına çıkarıldığı ve 'Anadolu tarihinin başladığı yer' olarak bilinen Kültepe Kaniş-Karum Ören Yeri'nde çıkartılan seramikler; bölgenin zenginliğini gözler önüne seriyor. Kültepe Kazı Başkanı Prof. Dr. Fikri Kulakoğlu; "Önasya arkeologları olarak bizim için en önemli çalışma konusu olan malzeme seramiktir. Burada da bu seramiğin zenginliği Anadolu'da başka bir yerde görülmez. Bunun asıl sebebi; uluslararası bir ticaret merkezi olmasından kaynaklanıyor" dedi.
Kayseri-Sivas karayolu üzerinde bulunan ve 77 yıllık geçmişiyle Türkiye'nin en uzun arkeolojik kazılarından olan Kültepe-Kaniş-Karum Ören Yeri'nde Prof. Dr. Fikri Kulakoğlu başkanlığındaki kazı çalışmaları, Kültür ve Turizm Bakanlığı öncülüğünde Kayseri Büyükşehir Belediyesi'nin destekleriyle devam ediyor. 1948 yılında başlayan ve aralıksız devam eden kazılarda bulunan seramikler; bölgenin zenginliğini de gözler önüne seriyor. Kültepe'deki seramik zenginliğinin Anadolu'da başka bir yerde görülmediğini ifade eden Kültepe Kazı Başkanı Prof. Dr. Fikri Kulakoğlu; "Kültepe'nin kendisi uluslararası bir yerleşim ve tamamen etrafındaki komşularla ilişki kurabilmiş bir şehir. Kültepe'nin bu özelliği yaklaşık olarak 6 bin yıl öncesinden itibaren çok iyi biliniyor. Dolayısıyla doğal olarak bu şehirde bulunan malzemelerin birçoğunda ithal malzeme dediğimiz komşu ülkelerden getirilen malzemeler var. Sadece malzeme olarak gelmese de gelenek ya da ustalık olarak gelmiş örnekler var. Batı Anadolu bölgesine has olduğu düşünülen Troya Efsanesi'nden bilinen kaptan Kültepe'de bunlardan binlerce örnek üretilmiş. Bu kaplar dışarıdan gelmemiş ama modası veya ustalığı Anadolu'ya getirilmiş. Sadece bunlar değil, aslına bakarsanız etrafındaki komşu ülkelerden Malatya - Elazığ - Keban bölgesinden tutun da Güney Mezopotamya'daki Ur şehrine kadar giden bir ortak kültür söz konusu Kültepe'de. Bu hem seramik hem mücevherat hem de mühürler olsun çeşitli objelerde karakterini hep gösteriyor. Önasya arkeologları olarak bizim için en önemli çalışma konusu olan malzeme seramiktir. Burada da bu seramiğin zenginliği Anadolu'da başka bir yerde görülmez. Bunun asıl sebebi; uluslararası bir ticaret merkezi olmasından kaynaklanıyor. Sadece Asur ticareti Koloni Çağı'nda değil bütün çağlarda bu özellik burada görülüyor. Bu özellik sadece Koloni Çağı ile sınırlı değil, bütün Helenistik Döneme kadar geçen zaman içinde birçok eser çeşitli komşu ülkelerden buraya getirilmiş, ya da burada benzerleri yapılmış. Bu Kültepe'nin bir karakteristiğidir" dedi.

"Seramikler tarihlendirme için çok önemli"
Arkeolojide ortaya çıkartılan seramiklerin, bulunduğu yapının tarihi hakkında da bilgiler verdiğini sözlerine ekleyen Prof. Dr. Kulakoğlu; "Önasya Arkeolojisinde tarihlendirme için en önemli malzeme seramiktir ve bu seramiği çok iyi bilmemiz gerekiyor. Aslına bakarsanız kazının esas yükü de seramik çalışmaları üzerinedir. Bu kazılarda tabaka tabaka, ev ev çıkan bütün seramikler ayrılarak sınıflandırılır, ona göre değerlendirilir ve ona göre yapının tarihini seramiklere bakarak söyleyebiliriz. Elimde tuttuğum seramiğin tarihi milattan önce 2200 yıldır. Yani bu seramiği bulduğumuz evin tarihini rahatlıkla söyleyebiliyoruz. Aynı şekilde başka örnekler var; tanımlanabilen seramikler bizim tarihlendirme için olmazsa olmazımız" ifadelerini kullandı.



Orjinal Habere Git
— HABER SONU —