Oğuz Gümüşkaynak


Seviyeye bak ya


Kaderim midir yoksa hayat şeklim mi idi bilemem ama dünyaya gözümü açtığım günden beri yaşadığım her ortamda siyaseti gördüm. Particilik benim ailemin olmazsa olmazı idi. Bir CHP li aileden geliyorum ama yeni CHP´li değiliz köklü bir CHP´liyiz bununla hep onur duydum. Bize çocuklumuzdan beri devletçilik devlete bağlılık vatan sevgisi Türk milletine hizmetin kutsallığı öğretildi. Atatürk´ün çağdaşlaşma uğruna mücadelesi İsmet paşanınsa devlet adamlığı dünyanın en güçlü ülkeleri arasından masadan nasıl galip kalkılır ve düşmanın tarafından düşmanı mağlup edişinin nasıl takdir edildiği yokluk ve yoksullukla mücadele eden dünyanın en stratejik konumuna sahip ülkende bütün dünya devletlerin ülkeni işgale kalkıştığı bir dönemde ülkene tek bir yabancı asker postalı sokmadan tek karış toprağını feda etmeden sağ salim yokluklara rağmen kendini nasıl feda ettiğin sözlerle değil icraatlarını dinleyerek büyüdük. Tek partili rejimden çok partili rejime geçişte en ağır yenilgiyi bile zaferim diye niteleyen siyasetçinin çizgisine hep saygı duyduk. Yakında mahalli seçimler var üstte saydığım ülkemdeki siyasetin seviyesinden ülkemin bu günkü siyasetin seviyesizliğe geldiği görmek ilkesiz omurgasız yaşamak ve bu kadar seviyesizliği görmemek ülkemde neyin göstergesi olabilir ki? Popülizmle yönetilen bir ülke popülizmin çizgisine girmiş siyasi partiler. Ben 62 yaşındayım onlarca seçim yaşadım benim gördüğüm siyasi partilerin adayları önce aday gösterilecekleri partilerin ilkelerini içine sindirmiş kuklalıktan daha ziyade devlet adamlığını benimsemiş hizmetini partisine değil pazarlıksız bir şekilde halkına adayan kişilerden oluşurdu. Partilerde adayına değil seçmenine güvenirdi. Bu gün mü adaylara bak bir başka partiden bir başka partiye geçmiş seviyeleri ortada parti liderlerin adayda aradığı özellik partiden fazla oyu var mı yada partinin üzerinde mi arayışlarıyla bir seçime gidiyoruz. Kim kazanır kim kaybeder bilemiyorum ama kaybeden yine halkım olacak