Osman Aydoğan


Ruhumuzun gıdası kelimeler...


Günümüzde sağlıklı beslenme revaçta bir konudur? Bu maksatla onlarca kitap yazılmakta, TV programları hazırlanmakta ve insanlar sağlıklı beslenme konusunda zaman harcamakta ve kafa yormaktadırlar? Bu nedenle de yiyeceklerimiz ve midemiz için çok hassas ve seçici davranıyoruz. Yiyeceğimiz domatesi manavdan özene bezene seçiyoruz, yiyeceğimiz elmayı, armudu seçe seçe alıyoruz. Ancak aynı özeni zihnimizden geçirdiğimiz kelimelere ve düşüncelere göstermiyoruz. Kötü, kokmuş ve çürümüş bir meyveyi yediğimizde nasıl bir sonuçla karşılaşıyorsak, aynı sıfatlı bir kelimeyi veya düşünceyi zihnimizden geçirdiğimizde de daha kötü ve korkunç bir sonuçla karşılaşırız. Ben de zihnimizden geçirdiğimiz ancak ilaç niyetinde olan kelimeleri anlatacağım... Çünkü İngiliz şair, roman ve hikâye yazarı Rudyard Kipling (1865-1936) ?´Kelimeler insanlık tarafından kullanılan en güçlü ilaçtır´´ der? Kelimeler (sözcükler) temel iletişim aracımızdır? Şu sözler Mahatma Gandi´ye ait; ?´Söylediklerinize dikkat edin, düşüncelerinize dönüşür, Düşüncelerinize dikkat edin, duygularınıza dönüşür, Duygularınıza dikkat edin, davranışlarınıza dönüşür, Davranışlarınıza dikkat edin, alışkanlıklarınıza dönüşür, Alışkanlıklarınıza dikkat edin, değerlerinize dönüşür, Değerlerinize dikkat edin, karakterinize dönüşür, Karakterinize dikkat edin, kaderinize dönüşür.´´ Gandi´ye göre; ?´düşüncelerimiz kaderimizdir.´´ Ben de Gandi´den yola çıkarak tanımlar ve dil bilimcilerin görüşleri, kelimelerin nicelik ve nitelik anlamı, duygu, düşünce ve davranışlarımıza etkisini sırasıyla anlatacağım? Türkçe´de geçen ?´kelime´´ Arapça kökenlidir, ?´sözcük´´ ise Türkçe kökenlidir?. Yazımda ben her ikisini de aynı anlamada kullanacağım? Önce tanımlar... TDK´na göre kelime; ?´anlamlı ses veya ses birliği, söz, sözcük´´ olarak ifade edilmektedir. Kelime, sözcük ya da söz; tek başına anlamlı, birbirine bağlı bir ya da daha fazla biçim birimden oluşan, ses değeri taşıyan dil birimini ifade eder. Dil yaşayan bir organizmadır ve diller ve dilin birimi olan kelimeler bir geçmişe sahiptir ve çeşitli şekillenmeler sonucu günümüzdeki şekilleri ortaya çıkmıştır. Mitolojide sözcük; varlığın bir simgesi, adlandırılması, göstergesi değildir, onun gerçek bir parçasıdır. Mitolojik görüşe göre her nesnenin özü adlarda saklıdır. Adlara egemen olmasını, onları kullanmasını bilen kimse, nesneler üzerinde de bir egemenlik kazanır. Mitolojide geçen bir başka Yunan atasözüdür: ?´Sözcüğün gücü Tanrı´nın gücüne yakındır. Ve devam ederdi bu Yunan atasözü; ?´İnsanoğlu bilseydi kelimenin gücünü, kötü bir kelimeyi değil kullanmak, aklından bile geçirmezdi.´´ Bir Japon atasözü: ?´Güzel kelimeler güzel doğa, çirkin kelimeler çirkin doğa yaratır.´´ Dil bilimcilerin görüşleri? Dil bilimi alanında çalışma yapmış çok bilim adamı vardır. Ancak ben bunlardan benim görüşümü destekleyenlerden üç tanesini anlatacağım? Dil denince ilk akla gelen 1700´lü yılların sonları ve 1800´lü yılların başlarında yaşamış olan Alman düşünür Wilhelm von Humbolt´dur. Wilhelm von Humbolt"un 17 cilt tutan ´´Gesammelte Schriften´´ isimli kitabı dil ve kültür ilişkisi konusunda temel bir eserdir. Ülkemizde Wilhelm Von Humboldt´un dil ve kültür ilişkisini en iyi inceleyen ?´Wilhelm Von Humboldt´da Dil-Kültür Bağlantısı´´ isimli kitabı ile Bedia Akarsu´dur. (Remzi Yayınevi, İstanbul, 1984) Bedia Akarsu Humbolt´un düşüncelerini eserinde şu şekilde verir; İnsanı insan yapan dildir. Dil olmasaydı insan olmazdı. Dil düşünceyi yaratır. Düşünceyi yaratan ve ileri götüren dildir. Dilini oluşturan, yükselten bir toplum gerçek bir düşünce etkinliği gösterebilir. Dilin içinde bulunan yaratıcı yaşam ilkesi ve insanda bulunan ruh gücü dille birlikte düşünceyi de geliştirir. Gelişmiş bir kültür, ancak gelişmiş bir dille kazanılabilir.