ZEYNEP MÜLAYİM


Provoke olmadan?


Köprünün altından çok sular aktı. Evet hepimizin çok iyi bildiği güzel Atalarımızın en güzel sözlerinden bir tanesi. Her yerde gelişimde değişimde kurguda algıda her yerde her derde deva sayfalar dolusu nasihatten daha evla tecrübe edilmiş bakış açısı. İşimiz gereği toplumun her kesimi ile temas halindeyiz. Mesela 1 Mayıs Emek ve dayanışma bayramı nedeniyle meydanlardaydık. Hem meydanların 1 Mayıs coşkusunu hem de seçim atmosferinin yorumlarını hem söylem hem duruş olarak nabzını hissettik.(buradan bir kez daha işçi ve emekçi kardeşlerimizin bu dayanışmayı hisseden yanında olan bütün vatandaşlarımızın 1 Mayıs bayramı kutlu olsun.) Kutlamaların coşkusunun yanısıra toplumun sosyal bilinç düzeyinde oldukça farklılaşma var. Halk eskisi gibi öyle kolay provoke edilemiyor. Daha ne istediğini bilen bunu daha iyi yaşamak için elinden gelen sorgulamayı yapan eylemlere dökerken daha sağduyulu davranan kitleler vardı meydanlarda. Hepimiz 1 Mayıs´ta yaşananları iyi biliriz. Özel güvenlik önlemlerinin alındığı şiddetin her yerde olduğu zamanlardı. Şimdilerde çoluk çocuk hep birlikte şenlik, bayram havasında kutlanmakta. Bir yanda halaylar çekilip diğer yanda şarkılar türküler söylenmekte. O günlerde mümkün olduğu kadar sokaklara çıkılmak istenmezdi. Hakların farkındalık günü oldu. Yakılmadan yıkılmadan yaşandı. Her geçen gün gösteri bilinci de hakları savunma-isteme biçimi de gelişmekte. Avusturya seyahatim sırasında gördüklerim karşısında çok şaşırmıştım. Orada hangi konuda olursa olsun gösteri için seçilmiş şu an adını anımsayamadığım kocaman meydanda haberdar edilip tepkinizi gösterebiliyorsunuz. Baskı yok güvenlik güçleri yok diyordu rehber. Mutlu olmakla birlikte çok da şaşırmıştım. Benim de olaydı demiştim şaka bir yana. Aslında toplumsal terapi. Demokrasinin adaletin olduğu her yerde umut var insanca yaşam var. Sevmekle başlayacak herşey diyor şair. Sevgiyle kalın?