12 Mart muhtırası verilmiş Süleyman Demirel hükümeti görevden el çektirilmişti. Süleyman Demirel her zamanki üslubuyla gel derler geliriz git derlerse şapkamızı alır gideriz demişti. Ömrü muhtıralarla darbeler demokrasiye balans ayarı adı altında yapılan gizli darbelerle Demirel´in siyası hayatında başından gelip geçen badireler her darbeden sonra ya başbakan yada cumhurbaşkanı olarak meclisteki yerini zor yada kolay korumuştur. Dövüşmüş barışmış ama kimseyle kırgın olmamış. Barışmasını bilmiyorsan dövüşmeyeceksin sözü de Süleyman Demirel´den Türk halkına kalan bir söylemdir. Barışmakta dövüşmekte bir erdemdir. Son günlerde belediye başkanlarının istifasına otomatik olarak Türk halkı kilitlendi. Demeçler tehditler parmak sallamalar havada uçuşuyor. Siz ben olmazsam hiçsiniz gibi imalı mesajlar gırla gidiyor. Suçlarını bilmiyoruz metal yorgunluğumu yada güneşe karşı işememi. Hintliler derler ki bir insan oturduğu yerden kalkamıyorsa mutlaka altını pislemiştir söyleminden mi hareket etsek bizi halk seçti demokrasi varsa seçimle geldiğimiz yerden seçimle gidelim. Valla abi yağan yağmurda beraber ıslanan sizdiniz yağmur gitti ortaklıkçı bitti anlamak mümkün değil eğer suçlularsa cezalarını adalet versin suçsuzlarsa keyfi tekme neyin nesi. İstifaları kime yarar getirir kime zarar getirir öf ya labirent mübarek işin içinden çıkmak mümkün değil. Birilerinin hikayesi bu işin sonunda kötü bitecekte gibi. İstifası istenen tarafın mı yada istifayı isteyen tarafın mı kimse bir şey bilmiyor. Aşağı tükürsen sakal yukarı tükürsen bıyık hikayesi gibide ben çıkamadım abi ya işin içinden var mı çıkan?
