Her seçimde olduğu gibi bu seçimde de adayları belirleme aşamasında bir takım sorunlarla karşılaşmamak içten bile değil. Bir belediye başkanlığı için 10-15 insanın isminin geçtiği yerde elbet kimseyi memnun edemezsiniz. Aday adayları arasından sadece 1 tek kişinin ismi aday olarak açıklanacak. Hal böyle olunca da herkes kendi isminin açıklanmasını bekliyor. Aksi bir durum olunca da partiye karşı cephe alıyorlar, kırgınlıklarını, küskünlüklerini belirterek hemen karalama, eleştirme kampanyasına başlıyorlar. Bence bunlar gerçek partici değiller. Menfaatleri ve çıkarları partinin çıkarları ile örtüşüyorsa onlardan iyi partici yok. Ama en ufak bir ters düşmede dahi hemen başlıyorlar veryansına. Önceki gün Mustafa Sarığül CHP´den istifa ettiğini açıkladı ve Şişli için aday olduğunu belirtti. Hemen akabinde CHP İl Başkanı da istifa ettiğini belirtti ancak uzun uğraşlar sonucu ikna edilerek istifasını geri çektiğini duyurdu. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz?Kocaoğlu, partisiyle restleşerek şu isim aday olmazsa, yada şu isim aday olursa daha önce aday olmayacağını belirtmesine rağmen, bende yeniden aday olacağım diyerek partisiyle ters düşme noktasına geldi. Bu ve buna benzer bir çok örneği sıralayabiliriz. Gerçek particilik bu değildir. İyi günde ve kötü günde her zaman partisinin yanında olmak, kendi çıkarlarından çok partisinin ve vatandaşların çıkarlarını gözetmek erdemliktir.
