ALİ ÖZARSLAN


KÜRESEL ISINMA-3


Dünyamızı güneşin değil, atmosferde ki sera gazlarının ısıttığını söylemiştik. Bu gazların atmosferdeki miktarının artması ya da azalması dünyamızın ortalama sıcaklığını belirler. Gaz miktarı arttığı için dünyamızı daha fazla ısıtmaktadır. Bunun sonucu olarak ta dünyamızın ortalama sıcaklığı artmaktadır. Son yüzyıldır Dünyamızın ortalama sıcaklığı düzenli arterken, bununla birlikte kullanılan fosil yakıtların da kullanımının düzenli olarak arttığı ortaya çıkmıştır. Bugün dünyamızda kullanılan enerji kaynakları petrol, doğalgaz ve kömürdür. Ve nüfusun artışına göre sanayide fosil yakıtların kullanımı da hızla artmıştır. Araçlarda da fosil yakıt kullanılmaktadır. Elektrik üretimi içinde fosil yakıt kullanılmaktadır. Fabrika bacalarından, elektrik üreten tesislerin bacalarından, egzozlardan ve evlerimizin bacalarından sürekli karbondioksit ve metan gazı atmosfere karışmaktadır. Sera gazlarının miktarının atmosferdeki artılının en önemli nedeni budur. Ayrıca Çöplerde metan gazı üretirler. Diğer bir sebepte budur. Ayrıca tarımda yanlış su ve gübre kullanımı, azot oksit gazının artmasına sebep olmaktadır. Ormanlar karbondioksit depolarıdır. Havadan aldıkları karbondioksiti ağaçlar bedenlerinde depo ederler. Böylece atmosferdeki gaz dengesini sağlamış olurlar. Ama çeşitli nedenlerle ormanların yok edilmesi ve yangınlar, ağaçların depoladıkları karbondioksiti atmosfere bırakmalarına neden olmaktadır. Ayrıca fosil yakıtlar yeraltında yalnız değildirler. Metan gazı ile beraber bulunurlar. Fosil yakıt çıkarılırken bu metan gazının da havaya karışması yer yüzüne çıkması sağlanır. Sonuç olarak Atmosferdeki sera gazlarının miktarı artmış olur. Ortalama sıcaklık arttıkça da buharlaşan su miktarı artmaktadır. Su buharı da bir sera gazıdır. Bunlardan başka, yanlış şehirleşme, beton ve asfalt yığınları da toprağın absorbe etmesi gereken güneş ışınlarının fazladan ısınmaya sebep olması, Elektronik cihazların yaydığı radyasyon ile, şehirlerdeki ışık kirliliği de dünyamızın daha fazla ısınmasına neden olmaktadır. Tüketim alışkanlıklarımızın değişmesi de Dünyamızın ısınmasına neden olmaktadır. Ne alaka diye düşünülebilir. Aslında yukarıda saydıklarımızın da nedeni tüketimdir. Sürekli kar için üretim, sürekli tüketim olursa sağlanır. Bu nedenle gerekli gereksiz her şeyi sürekli tüketmemiz istenmektedir. Oysa insanlar ihtiyacı olanı tüketir normalde. Ama günümüz dünyasında ihtiyacımız için değil, sözde mutlu olmak, özgür olmak için tüketmeye zorlanıyoruz. Hayatın tadı için kola içmek, özgür olmak için telefon almak, mutlu olmak için haribo yemek gibi. Kısaca ne kadar çok tüketirsek o kadar çok üretim olur. Ne kadar çok üretim olursa o kadar çok enerji ihtiyacı olur. Artan enerji ihtiyacı da o kadar çok fosil yakıt kullanılarak elde edilir. Buda sürekli artan fosil gazı demektir. Atmosfer deki, dünyamızın daha çok ısınmasına neden olan sera gazlarının miktarının artmasının tek nedeni kısaca insanlardır. Biz insanlar doğanın efendisi olduğumuzu zannediyoruz. Oysa insanlar da doğanın bir parçasıdır. Peki ısınma devam ederse ne olur?