Önceki akşam şehre indim. Hem evetçilerin kutlamalarını hem de şehrin havasını tenefüs etmek için. Bir taksiden biri elinde cumhurun resmi camdan sarkmış koyduuukmu diye bağırıyor. Valla kime koydu niye koydu nasıl koydu, koydukmu da söylenmek istenen şey çok ama hayırcılara aklı sıra küfür ediyor. Seviyeli kişi kim kazandı kim kaybetti ülkem yol ayrımında. Cumhurun baş danışmanı üç gün önce diyorki nasıl yönetim şekli olduğunu bilmediğimiz bir yönetime evet diyeceğiz eyaletlere bölüneceğiz baktık beğenmedik tekrar eskiye döneriz. Bu sözü aşiret yönetimindeki bir şahıs dese aşiret lideri tereddütsüz kafasına sıkar. Söyleyen kişinin eğerki bu baş danışman ağzından çıkanı kulağı duymuyorsa gelecek yönetime nasıl güven duyulacak bilemiyorum . Ülkemin büyük şehirlerinde çoğunluk hayır demiş heleki yol köprü tünellerle adeta misafir odasına dönüştürülen on beş yıldır seçimin birinci partisi olan İstanbul mesajını vermiş. Merkezin kalesi Ankara mesajını vermiş oy sayımının başladığındaki açık ara evetler sona yaklaştığında kapanırken yüksek seçim kurulu ile irtibat kesilmiş. Anadolu Ajansı farklı yüksek seçim kurulu farklı telden çalmaya başladı bir numara diyorki ne yaparsan yap atı alan Üsküdarı geçti ne demek bu sözün Türkçe meali artık ülkede hak arama yok mahkemeler bitti kıçını ister tele tak ister çalıya biz yapacağımızı yaptık. Koydukmu diyen kutlamacı bu gemide hepimiz varız koydunsa hepimize koydun koydularsa hepimize koydular kimin kime koyduğunu zaman gösterecek
