Geçmişteki Türk mizahının ünlü yazarı Aziz Nesin derki ?bir kadına verirseniz onun karşılığını fazlasıyla alırsınız sperm verirsin sana çocuk verir sebze verirsin sana yemek yapar ev verirsin sana yuva kurar ona bir gülücük verin size kalbini verir ona bir şarkı söyleyin size bir konser verir yani ne verirseniz çarpar size fazlasıyla öder ama bir kadına çamur atarsanız sizi bataklıkta boğar? böylesine bir canlı kadın cehaletin karanlığından kurtulamayan coğrafyalarda kadın kuluçka makinesi kadın evin hizmetkarıdır. Kadın karanlık bir sandıkta tutulmaya mahkûmdur. Ülkemde kadın cinayetleri son yıllarda doruk noktaya ulaştı din adına ortalıkta gezen şarlatanlar fetva verdikçe ve onlara umut bağlayan kitleler çoğaldıkça ülkemdeki kadın karanlığa doğru hızla gömülüyor. Ülkemde kadın karanlığa gömüldükçe de değeri hızla azalıyor. Hani cennet anaların ayağı altında diyen sevgili peygamberimizin ümmeti idik. Ne oldu kız çocuklarını diri diri doğdukları gün toprağa gömen kadının gözünün yaşı ile saçının yaşı kurumayacak diyen kadının sırtından sopayı karnından sıpayı eksik etmeyeceksin diyen Arap anlayışının bu günkü cemaatlerdeki şarlatanların gencecik kafalara işlediği bu anlayışla her gün hızla artan kadın cinayetlerinin ve din adına fetva verip kadını aşağılayan bu anlayışının bu günkü sorumluları kim ve kimler olabilir ki? Türk toplumunda kadın handır kadın kraliçedir. Türk toplumunda kadın dünyanın en narin çiçeğidir ve her gün artan bu kadın cinayetlerinin sebebi ortadayken hala birilerinin toplumda güç kazanarak kadınlar aleyhine fetva vermelerinin önüne kim geçecek? Bu şarlatanlar ortalıkta gezdikçe ne kadın cinayetleri nede erkekliğini ispat etme uğraşı veren erkek müspetleri azalmayıp tersine çoğalacak kadına yapılan cinayetlerde şiddetlerde ne ilk ne son olacak değil mi ülkemde?
