Sevgili dostlar, İnsanın ve İnsanlığın değerlerinin dikkate alındığı, hayatlarını daha planlı ve programlı bir şekilde düzenleyip yaşayan toplumlarda , İnsanların daha özgür, daha huzurlu, daha sevgi dolu , başarılı ve mutlu oldukları bu vesileyle de yaşam kalitelerinin istenilen düzeyde oldukları gözlerden kaçmayıp fark ediliyor.. İNSANA saygı; kişinin inancı, ırkı, cinsiyeti, mesleği ne olursa olsun en temel değerdir.. Ancak bu çalışan, üreten, İnsanlığa katkıda bulunan, İnsanlık için mücadele veren insan İLE, yalnızca kendi çıkarları doğrultusunda yaşayan insanları aynı kefeye koymak anlamına gelmez.. Hele bu Adam gibi yaşayanlarla, çalan - çırpan ahlaksız insanları bir görmek hiç değildir.. Ülkemizin geleceğine, gelişmesine ve aydınlanmasına yönelik bu mücadele ve kavgalar keşke Ulu önderimizin kurduğu Cumhuriyetten bu yana aynı kararlılıkla bu yanlışlar üzerinden verilseydi.. Ha keşke , İnsanlığın en temel değerlerini; saygıyı, sevgiyi, adaleti, doğruluğu, dürüstlüğü, çalışkanlığı, üretkenliği yok sayanları yada çiğneyip geçenleri , kim olursa olsun kınamayı ve onlarla mücadele etmeyi toplum olarak görev belleseydik.... İşte o zaman hem İnsanı ve İnsanlığın değerlerini dikkate almış, hem de Atatürk´ün görmek istediği Muhasır Medeniyetler düzeyine çıkmış bir toplum yaratmış olacaktık..
