Osman Aydoğan


Horasan Spartaküsü; Ebû Müslim Horasânî (2)


Hayat ileriye doğru yaşanır, ancak geriye doğru anlaşılır. Geleceğe ilişkin öngörüler kökleri tarihte olan ve buradan beslenen bitkiler gibidir. Tarih insana ne olduğunu öğrettiği gibi, ne olacağını da öğretir. İbn-i Haldun ünlü Mukaddime´sinin giriş bölümünde tarihin zahiri, açıkça görülen anlamı dışında bir de saklı anlamı olduğuna dikkat çeker ve der ki: ?Tarihin içinde saklanan mana ise incelemek, düşünmek, araştırmak (...) hadiselerin vuku ve cereyanın sebep ve tertibini inceleyip bilmekten ibarettir.? Mehmet Akif Ersoy o ünlü şiirinde şöyle derdi: ?´Geçmişten adam hisse kaparmış... Ne masal şey! Beş bin senelik kıssa yarım hisse mi verdi? ´Tarih´i ´ tekerrür ´ diye tarif ediyorlar; Hiç ibret alınsaydı, tekerrür mü ederdi?´´ Günümüzde uluslararası ilişkilerde ulaşmış olduğumuz ?´değerli yalnızlığımız´´ı; İbn-i Haldun ve Mehmet Akif Ersoy´un sözleri ve tarihin aktörü ve tanığı Ebû Müslim Horasanî´nin Emevîlerin yıkılışı ile ilgili ve her türlü ittifaklar konusunda bir strateji ilkesi olan şu iki sözü ile beraber düşünmeliyiz diye değerlendiriyorum; ?Size düşman olanlara yaranmaya çalışır ve dostlarınızdan uzaklaşırsanız, onlar size dost olmaz; fakat siz dostlarınızı kendinizden uzaklaştırırsınız. İşte o zaman düşmanlarınızın avucuna düşersiniz.? ´´Onlar (Emevîler); zararından emin oldukları için dostlarını uzak tuttular. Düşmanlarını kazanmak için yakınlarına aldılar. Yanlarına aldıkları düşmanları dost olmadığı gibi, uzakta tuttukları dostları da düşman oldu. Herkes düşman safında birleşince, yıkılmaları mukadder oldu.´´ Tarihin her dönemde bir Emevî iktidarı ve bir Ebû Müslim vardır ve her dönemde de Ebû Müslim´i sırtından vuracak bir başka iktidar vardır... Ve tarih tekerrürden ibarettir. Ruhu şâd olsun.