Oğuz Gümüşkaynak


Hırsız var ama nerde?


Sandıktan oylar çalınmış kim çaldı bilmiyoruz. Bir şeyler oldu ama ne oldu onu da bilmiyoruz. Seçim kurulu oy çalındı diye bir şey söylemiyor sadece kamu görevlileri olmayanların sandık kurulu başkanlığı yaptılar diyor. Seçimin iptali ile açıklanacak gerekçeli kararın izahı bile mümkün değil. Çalındıysa hırsız kim hırsız belli ise hırsızı yakalayacak devlet nerede. Devlet yoksa kararın iptali niye yani her şeyi bilen her şeyi yöneten Amerika´daki Beyaz Saraya İngiltere´de avam kamerasına ayar veren orta doğuda her türlü söz hakkına sahip dünya liderli devletimiz İstanbul seçimlerindeki hırsızlığı biliyor hırsızını bulamıyor. Nasıl iş ya güzelim ülkemizde sayfalarca bu konuları yazmaya gerek ya bir fıkra ya da bir söylem sizin sayfalarca yazacağınız sözleri bir çırpıda özetler bu konuyla ilgili aklıma bir fıkra geldi. Komşu köyün şeyhi çok muhterem biriymiş oturduğu yerden her şeyi görür dünyadaki her kişinin günah işleyeceği zaman anında yanında olur. Günah işlemesine mani olurmuş yani çok ama çok muhterem bir şeyh imiş. Komşu köyün muhtarı zatı muhterem şeyhi yemeğe davet etmiş muhtarın karısı çok zeki biriymiş. Şeyhin bu türlü muhterem biri olduğuna bir türlü inanmıyormuş şeyh efendi daveti kabul etmiş yemeğe gelmiş. Kadın et bulgur pilavı ayran ikram etmek lütfunda bulunmuş şeyh eve gelir baş köşeye oturur biraz sonra büyük bir hiddetle yerinden kalkar elindeki bastonu sağa sola savunur kızgınlıkla bastonu indirir indirir kaldırır bir müddet sonra şeyh efendi sakinleşip yerine oturur. Odada bulunan cemaat sorar ne oldu şeyhim şeyh derki bir köpek Kâbe´nin duvarına işiyordu onu kovdum der. Odada bulunan bütün cemaat böyle bir iyilik yaptığı için şeyhe hem dua eder hem de teşekkür. Yavaş yavaş yemekler gelmeye başlar herkesin tabağında bolca et yanında pilav şeyhin tabağında ise tepe haline getirilmiş sadece pilav şeyh sinirlenir evin hanıma döner derki hanın hanım nerde bu pilavın eti. Evin hanımı derki lan namussuz şeyh buradan Kâbe´nin duvarına işeyen köpeği görüyorsun da pilavın altındaki eti nasıl göremiyorsun der. Şimdi anladık mı İstanbul´daki hırsızın niye yakalanamadığını