Biz evde kaldıkça her şey daha iyiye gidiyor sanırım… Yaklaşık 64 milyon vatandaş hafta sonları sokağa çıkma kısıtlaması nedeniyle evinde kalıyor. Zaten 65 yaş üstü ve 20 yaş altı sürekli olarak evde kalmak zorunda… Neredeyse 1 ay oldu.
“Evde kal” çağrılarına uyan Türkiye, koronavirüs salgınının daha tehlikeli boyutlara ulaşmasına imkan vermiyor. Ortaya çıkan rakamlar, günlük vaka sayısında azalmayı, iyileşerek evine dönenlerin sayısında da hızla artışı işaret ediyor. Hastalığın ağır seyrettiği yoğun bakıma ve solunum cihazına ihtiyaç duyan kişi sayısı da günbegün azalmaya devam ediyor.
İşte bu, Türk milletinin evde kalarak gücünü göstermesi sayesinde oluyor.
Bu salgına dönüşen hastalığın bir aşısı bulunmadı henüz ve tedavisi de henüz belirlenemedi. Onun için rehavete kapılmadan, vatandaş olarak üzerimize düşeni yapmak zorundayız. Tam yüzümüz gülüyor, artık rahatladık derken salgında yeni dalgaların oluşmasını, yeni ölümlerle üzülmeyi hiçbirimiz istemeyiz.
Onun için biraz daha kendimizi zorlamalı ve evde kalmaya devam etmeliyiz. Kendimizin, sevdiklerimizin ve toplumumuzun sağlığı açısından bu büyük önem arz ediyor.
Yalnızca sağlık mı? Ekonomik yaşam da, iş ve aş için de bu önemli. Bugünlerde evde kalarak yarınlarımızda daha güçlü bir ekonomik yapıya sahip olabiliriz. Daha çok üretecek, daha çok ihracat yapabilecek kapasiteye kısa sürede ulaşabiliriz. Daha çok insanımıza kısa sürede iş ve aş sağlama noktasında ilerleme kaydedebiliriz, diye düşünüyorum.
Tüm bunları sağlamak için “evdekal”mayı sürdür Türkiyem…
GAZETECİ MUSTAFA AYDOĞAN ABİMİZ ARAMIZDAN AYRILDI
Koronavirüsle yatıp kalktığımız bugünlerde gelen bir acı haber yüreğimizi dağladı. Meslek yaşamında birçok kuruluşta çalışmış, başarılara imza atmış Mustafa Aydoğan abimizi yitirdik. Başta ailesi olmak üzere yakınlarına, sevdiklerine ve camiamıza başsağlığı diliyorum. Mekanı cennet, ruhu şad olsun inşallah…
