Sevgili dostlarım, insanı sevmenin, yaşatmanın, yetiştirmenin ve ona el verip topluma kazandırmanın ne güzel bir duygu olduğunu onu ancak yaşayanlar ve yaşatanlar bilir.. İşte bu " Dünya Dostluk Gününde " bütün bu güzel duyguları yaşayan biri olarak , çocukluğumdan bu yana geçen süreç içinde hayatımızın kaderini değiştirmemize yardımcı olan, yolumuzu aydınlatan, hayatımıza iyilik ve güzellikler katan , Bugün kü durumumuza gelmemizi sağlayan , başta Gazi Mustafa Kemal olmak üzere hayatımızdan da hiç bir zaman çıkmamış olan ayrıcalıklı ve şaşırtıcı dostlar gözümün önüne geldi... Bugün sevdiğimi ve yaşadığımı çok daha fazla hissettim.. Her zamankinden çok daha değişik kabına sığmayan bir coşku ve heyecan oldu içimde.. Kalp atışlarında ki bu farklılık aynı zamanda bu güzel dostlara karşı duymuş olduğum beklentisiz saygı ve sevginin bir ifadesidir... Onlar benim için sadece bugün değil , tanıdığımdan bugüne her zaman farklı ve özel olmuşlardır..( pek belli etmesem de içten içe ).. Bizler alışmışız sevgimizi , dostluğumuzu içten içe yaşamaya... Zor günlerimizde yanımızda olan Saygı ve sevgi değer Rüştü Koray Ailesi, Talha Altınbaşak, Malazlar Ailesi, Engin Aydın, Hasan Danacı , Alb. Mehmet Coşkuner, Alb.Avni Laçin, Prof.Dr.Alp Göksan , Prof.Dr Yener Temelli , Halit Deringör , Yasemin Özpınar , Hande Kosif ve Hasibe Çerkez hanımefendi kardeşim ; bugüne dek hayatıma yapmış olduğunuz iyilik ve güzellikleri, dostluğunuzun bana vermiş olduğu keyfi sizlere anlatamam... Dedim ya, içten içe yaşamaya alışmışız.... " DÜNYA DOSTLUK GÜNÜ " denince aklım, hafızam ve gözlerim ister istemez sizlere kaydı... Sizleri " UNUTMAK " ne mümkün..! İnsan hayatına yapılan iyilik ve güzellikleri, yediği ekmeğin ve İnsanın değerini iyi bilmeli ve unutmamalıdır.. Bu aynı zamanda " İNSAN " olmanın da bir gereğidir.......
