Oğuz Gümüşkaynak


Deli Kemal


Bizim kuşakta bizden önceki kuşakta çok iyi bilir. Gazete sattığım yıllar Kayseri´nin belli başı akıl hastaları vardı. Bunlardan biri bizim mahallenin delisi deli Mehmet bir diğeri seker kutusundan arabası ile Kayseri çarşılarını arşınlayan deli Naci bir diğeride deli Kemal. Kemal´den size daha önce bir kaç kez bahsetmiştim. Düven önünde Adem Ağa´nın konağının önünde Adem Ağanın konagına döner verir veriştirirdi. Bazende Cumhurıyet meydanına gelir trafik polisinin nokta diye tabir ettiğimiz trafiği yönlendirdiği yerde durur araçlara fırça . Poliste Kemale gülmekten bazen görevini yapamaz duruma düşerdi . Kemal´in sırtından yaz kış ağır siyah paltosu hiç düşmezdi biteviye konuşur soruyu kendisi sorar yanıtı kendisi . Bazen kendisinin kendisine sorduğu soruya cevap bulamazsa ağzına gelen bütün küfürleri en son bulunduğu yöne doğru sayar sayıştırırdı. Kayserililer alışıktı Kemal´e. Bazı yabancılar küfürler başladı mı ya korkar yada kendi üzerine . Kemali tanıyanlar izah etti mi Kemali la havle çeker giderlerdi. Yine günlerden Kayserililer iyi bilir Cumhurıyet meydanında çocuklar tatilde ya su satar yada gazete , olmadı şemşamer yani ay çekirdeği böyle bir satış yaptığım günlerden biri . Kemal dönemin iyi doktorlarından Kerim Kocabeyi yakalamış lan doktor söyle bakim Allahmı büyük hükümet mi büyük diye bir soru sormuştu. Kemalin yanındaydık Kkerim Kocabey tereddütsüz tövbe Kemal nasıl soru bu tabiki Allah büyük. kKemal pür hiddet kos kocaman doktor olmuşsun hala kimin büyük olduğunu bilmiyorsun hükümetin topu tüfeği hastanesi hapıishanesi var Allahın neyi var demişti. Kemalin bu anısı çocuk olmama rağmen hala hafızamdan silinmedi . Bu gün Kılıçdaroğlu´nun bir söylemi vardı sizi tutuklayacaklar diyen gazeteciye onların hakimi savcısı polisi hapishanesi var bizim bir şeyimiz yok söylemi bana Kemal´den duyduğum bu anımı hatırlattı. Bilin dedim bazen delilerin yönettiği delilerin geçmişten geleceği gördüğü dünyada yaşamak diye bir şeyi düşünmeye gerek bile duymadım