Osman Aydoğan


Çöküş... (1)


ABD´li evrim biyoloğu ve popüler bilim yazarı Jared Diamond´un Pulitzer ödüllü ilk kitabı ?´Tüfek, Mikrop ve Çelik´´ idi. (TÜBİTAK Yayınları) Jared Diamond bu kitabında Batı medeniyetlerinin dünyanın en önemli bir kısmında hâkimiyet kurmalarını sağlayan teknoloji ve dokunulmazlıkları nasıl ve niçin geliştirdiğini inceler. Jared Diamond´un ikinci kitabı ?´Çöküş´´te (Timaş Yayınevi) ise geçmişteki büyük medeniyetlerden bazılarının çöküş sebeplerini inceler. Jared Diamond ?´Çöküş´´ kitabında tarih boyunca çeşitli toplumların çevre tahribatı nedeniyle nasıl çöktüğünü inceler. Fakat insanoğlunu bekleyen asıl çöküş yazarın iddia ettiği gibi çevre tahribatı yanında kendi yarattığı uygarlığı ve yok edilen kültürü nedeniyledir. Bu yazının konusu da bu tür çöküşün nedenleri üzerinedir. *** Nietzsche´nin (1844 -1900) şöyle bir tespiti vardı; ?´Uygarlık tarafından yok edilme tehlikesiyle karşı karşıya olan bir uygarlık çağını yaşıyoruz.´´ Bu bir öngörüydü? Nietzsche´nin şu sözü de bir varsayımdı: ?´Toplum yalnızca maddi arzuları tatmin etmenin peşinde koşup kültürün önemini göz ardı ederse, daha üstün ve daha soylu hiçbir şey düşünemeyen son erkekler ve son kadınlar sürüsüne dönüşecektir.´´ Nietzsche´nin bu tespitini ve varsayımını doğrularcasına uygarlığın kabalığa dönüştüğünü, kültürün göz ardı edildiğini ve etrafınızdaki her şeyin daha bir kötüye doğru gittiğini hissettiğiniz veya gözlemlediğiniz veya düşündüğünüz oldu mu? Eğer cevabınız ?´evet´´ ise bu konuda hiç de yalnız değilsiniz. Bu tespitinizi doğrularcasına Nobel Edebiyat Ödülü sahibi Portekizli yazar José Saramago (1922-2010) vefatından kısa bir süre önce 2007 yılında kendisiyle yapılan bir söyleşide yaşadığımız günümüzün tarifini en iyi şekilde yapan şu ifadeleri kullanmıştı; ?´Özgürlüklerin giderek daraldığı, eleştirinin yer bulmadığı, çokuluslu şirketlerin, piyasanın totalitarizminin artık bir ideolojiye bile gerek duymadığı, dinsel hoşgörüsüzlüğün yükselişe geçtiği karanlık bir çağda yaşıyoruz.´´ Lübnan asıllı Fransız yazar Amin Maalouf da ?´Çivisi Çıkmış Dünya´´ isimli eserinde (Yapı Kredi Yayınları, 2009) benzer şekilde ?´medeniyetler çatışması´´ ve ?´küreselleşme´´ adı altında uygulanan, bütün dünyada felakete yol açacak olan ve yaşamın devamlılığının olmazsa olmazı olarak gördüğü ?´hoşgörü´´ kültürünü yok eden politikaları eleştirerek artık uygarlığın tükendiğinden bahseder. Her zaman için bozulma ve yok olma önce çivilerin çıkmasıyla başlar. Erdal Atabek, ?´Tehdit altındaki kültür: Aydınlanma?´´ isimli makalesinde (Cumhuriyet, 12 Aralık 2011) aynı kötü gidişten bahseder. Erdal Atabek yazısında özetle kötü gidişi şu şekilde anlatır; ?´Aklın ve bilimin yaşamı yönetmesi olarak tanımlanabilen evrensel aydınlanma kültürü dünya ölçeğinde tehdit altına girmiştir. Tehdit kaynaklarından birisi dünyada dogmaların ve önyargıların yükselmesidir. Gerek din kaynaklı gerekse din dışı dogmalar Amerika başta olmak üzere bütün dünyada yükselmektedir. İkinci tehdit kaynağı ise, küresel piyasa ekonomisidir. Bu ekonomik kültür, insan davranışlarını değiştirmekte, ?alışveriş´i yaşamın odağı yapmaktadır. İnsan davranışları bu iki tehdidin etkisiyle akıl ve bilimin dışına çıkmaktadır. Düşünmekten vazgeçmiş, toplumsal olaylara ilgisini kaybetmiş, kendi dar yaşam alanına kapanmış insanlar toplumsal ilgiye kapalı bir hayat sürmektedirler. Küresel piyasa ekonomisi insanların bütün ilgisini alışveriş çılgınlığına dönüştürmüş, insanlar artık neyi neden aldığını düşünmeden mal alıp para veren robotlara evrilmiştir. Dogmalar, hurafeler, büyüler, burçlar, fallar, yıldız haritaları, ekranlar, giysi markaları, ünlülerin dedikoduları, cep telefonları, İPhone´ler, internet, Facebook ve Twitter günümüzün kültürel kaynaklarını oluşturmuştur.´´ Nietzsche´nin söylediği gibi toplum kültürün önemini göz ardı ederek yalnızca maddi arzuları tatmin etmenin peşinde koşan, daha üstün ve daha soylu hiçbir şey düşünemeyen son erkekler ve son kadınlar sürüsüne dönüşmek üzere koşar adım gitmektedir.