Osman Aydoğan


Boğuntu -2-


Şimdi son on yılda ülkemizde yaşananları göz önüne alarak Munch´un bu tabloyu yaparken ki ruh halini yansıtan girişteki dizeleri bir daha  okuyalım:

´´Çığlık´´ veya orijinal ismiyle ´´Skrik´´, 2002 tarihinde ülkemizde yapımına başlanmış bir tablodur. Bu tablonun siyasi tarihteki orijinal adı ?´Boğuntu´´dur? Bu tablo on dört yıldan beri ülkeyi yöneten bir iktidar tarafından yapılmıştır.  Birçok siyasi eleştirmene göre iktidarın en önemli çalışmasıdır. Resim orijinali 1650 km x 650 km boyutlarındadır. Resimde ön planda ıstırap çeker gibi görünen figür T.C. vatandaşlarıdır, arka planda ise ülke sathının karanlıklara boğulmuş görünümü yer alır; ülkenin göğü katliamlarda ölen insanların kanından dolayı kan kırmızısı rengindedir.

Siyasi iktidar günlüğüne göre tabloyu ABD´nin Büyük Ortadoğu Projesi´nden etkilenerek yapmıştır. Siyasi iktidar günlüğünde anlattığına göre cemaatten iki arkadaşıyla beraber yürümektedir, bu sırada ise ülkede güneş batmaktadır ve ülke dökülen kanlardan dolayı kan kırmızısı rengindedir. Siyasi iktidar kendini yorgun hissetmiş ve cemaate yaslanmıştır. İki arkadaşı ise onu bırakıp yürümeye devam etmiştir. Siyasi iktidar bu sırada doğanın çığlığını hissettiğini günlüğünde dile getirir. Siyasi iktidar bu resmi yaparken hastadır ve bu yorgunluğunun oradan geldiği düşünülür. Amerikan CIA uzmanı Graham Fuller´e göre bu resimdeki insan figürünün yüzü Afganistan´da, Irak´ta, Libya´da ve Suriye´de acı çeken insanların yüzünden etkilenerek yapılmıştır.

Siyasi iktidar, bu tabloyu çizgisiyle, duygusuyla var olan tüm korkuların bir temsili adına yapmıştır. Siyasi iktidarın bu gerçek tablosu sadece görsel değildir, sadece göze hitap etmez, bir çaresizliğin feryadı olarak ruhunuzda fırtınalar koparır, çığlıklar attırır, kimseler duymaz feryadınızı, çığlık çığlığa sanki bu evrende yapayalnızsınız duygusunu verir. Bu haliyle siyasi iktidarın ?´Çığlık´´ tablosu bir çaresizliğin feryadıdır; ağzı bir karış açık, kendi çığlığını duymamak için kulaklarını kapamış, kolu kanadı kırık bir çaresizliğin, sadece bu dünyada değil, sanki tüm bu evrende bir tek başınalığın, çaresizliğin ve ?´değerli yalnızlığın´´ bir ifadesidir.

Ülkede siyasi iktidarın on dört yılda yaptığı en büyük tablo işte bu tablodur.