RİFAT KURAL


“BİZ BİZE YETERİZ TÜRKİYEM”

Dünya koronavirüs salgını ile kavruluyor.


 

 

Dünya koronavirüs salgını ile kavruluyor. 2 ay önce kimse bu tabloyu görememiş ve herkes kendi kârını düşünmeye devam etmişti. Virüs sınır tanımamaya, insan ayrımı yapmamaya başlayınca akıllar başa geldi ama ne fayda.

Salgın insanları ölüme götürürken, ülkeleri ekonomik darboğaza soktu, çok kısa bir sürede… Yardım sesleri yükseldi birer birer… IMF’nin kapısını çalıp borç isteyen ülkeler de oldu, üyesi olduğu birlikten medet umanlarda…

Peki, ne oluyor şimdilerde? İnanın bu salgına karşı herkes çaresiz. Dünyada parmakla gösterilen, “çok güçlü devlet” diye sohbetlerde örnek gösterilenler bile şaşkın. İnsana değil de metaya yönelen her siyasi irade boşlukta şu an.

Bakın Avrupa’ya! Düne kadar “biz çok büyük ve güçlü bir birliğiz” diyen AB’ye, dostlarım dediği Avrupa ülkelerinin yardım taleplerini görmezden gelen ABD’ye! AB, üyesi olan İtalya ve İspanya’nın acil yardım çağrısına kulak tıkıyor, görmezden geliyor.

Birde bunların sağlık sistemlerine bakın. “Koronavirüs kaptım galiba” deyip hastaneye başvuran bir insan ABD’de, Avrupa’da tedavi masraflarına cebinden ödemek zorunda. ABD’de kapitalist sistemin gerekleri işliyor ve hastalar tedavi olmak için 30 bin dolar parayı bulmak zorunda kalıyor.

Haaaa unutmadan! Tedavi görecek hastane, yatacak yatak, soluk alıp verdirecek bir cihaz bulursa tabi.

Durup bir saniye, “orada devlet yok mu?” diye sorduğunuz duyar gibiyim. Var elbette ammaaa, bizdeki gibi değil. Parasını verenin devleti var oralarda.

“Salgın var kardeşim” deyip “bize ne onların halinden, biz kendimize bakalım” der miyiz sizce biz Türk milleti olarak, hayır tabiki.

Yanı başımızdaki AB üyesi Bulgaristan’a yardım eli uzatan tek devlet Türkiye. İtalya’nın, İspanya’nın çığlığını duyan ender ülkelerden biri Türkiye… Almanların İtalya’nın parasını verip aldığı sağlık malzemelerine gümrükte el koymasına ne diyeceksiniz?

Nasıl birlik olmuşlar değil mi? Tırnak içinde, “Avrupa Birliği”!..

Dünyayı ve hallerini bir kenara bırakıp, kendimize bakalım birazda. Süreçte yaşananlar kolay değil. Salgın hastalıkla mücadele etmek cepheden savaşmaktan daha zor. Muhtemel oluşacak kayıplar açısından bakılırsa, ekonomik ve sosyal etkileri uzun süre yaşanması beklenen bir konu.

Türk milleti, etrafını saran yangına karşı mücadelede, elde edilen başarıda ve sevinçte hep bir arada olmayı başarmış bir millet. Varını-yoğunu ortaya koymaktan çekinmeyen bir millet. Kurtuluş savaşında elindeki çorabını, sabanına koştuğu ineğini ve en önemlisi evladını devletine vermekten çekinmeyen bir millet.

Birlik olmaktan vazgeçmeyen, zor zamanda kardeşine yardım eli uzatmaktan bir an olsun imtina etmeyen bir millet. Bunu geçmişte örnekleriyle gördük. Daha üç ay önce Elazığ’da depremle sarsılan kardeşlerine yardım eli uzatmadı mı bu millet.

Şimdi sıra yeniden daha sıkı şekilde bir ve beraber olma zamanı… Camilere gidilemiyor, saf düzeninde namaz eda edilemiyor şimdilerde Türkiye topraklarında. Ama illa mekanlarda buluşmak saflarda durmak, omuzlarımızı fiziki olarak değdirmek zorunda değiliz. EVİMİZDE KALARAK; kardeşlik saflarımızı sıkılaştırmak, birbirimizin elini tutmak üzerimize düşen görev. Salgının yayılımını engellemek, ekonomik dengelerimizin bozulmasını engellemek yine bizlerin elinde. Burada hepimize düşen en büyük görev EVDE KALMAK!

Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye’ye evde kalın çağırısını defalarca yaptı. Milletimiz gönüllü olarak evde kalmalıdır. Ek tedbirler gündeme gelmeden sokağa çıkma yasağına gerek duyulmadan, hayatın akışını durdurmadan bu salgınla mücadele sürdürülmelidir.

Mücadele elbette ekonomik sonuçlar doğuracaktır. Hatta doğurmaya başladı bile. Hükümetimiz, gün gün alınan tedbirleri açıklıyor. İnsanımıza yapılacak katkıyı verilecek desteği sıralıyor.

Şimdi sıra hepimizin elini taşın altına koymasına geldi.

Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, Pazartesi günü kabine toplantısının sonrasında “Millete Sesleniş” konuşmasında, “BİZ BİZE YETERİZ TÜRKİYEM” sloganıyla bir kampanya başlatıldığını açıkladı.

Erdoğan, Milli Dayanışma Kampanyası başlatıldığını ifade etti ve kampanyaya 7 aylık maaşı ile destek verdi. Toplumun tüm kesimlerini, hayırseverleri, iş insanlarını bu kampanyaya destek olmaya çağırdı.

“EVDE KAL”arak destek olacağız birbirimize… “BİZ BİZE YETECEĞİZ” ve hepimiz bu kampanyaya elimizden geldiğince destek olacağız. Bundan şüphe duymuyorum.

“BİZ BİZE YETERİZ TÜRKİYEM”