Osman Aydoğan


Biz unutkan bir milletiz... -2-


Ermenilerin bizi katlettiğini, Yunanın Anadolu´yu işgal ettiğini, Kıbrıs´ta katledilen soydaşlarımızı, bize haksız yere konulan ambargoyu unuttuk. Kıbrıs´ı unuttuk Kıbrıs´ı.

Hani Türkiye´nin çıkarları Anadolu´ya hapsedilemezdi, hani bizim kırmızı çizgilerimiz vardı; Kerkük´ü unuttuk Kerkük´ü?

Uzaklardaki ABD´nin, AB´nin bacaklarına sarıldık, kendimizi, ulusal çıkarlarımızı, yakın çevremizi unuttuk. Afganistan´da, Irak´ta, Libya´da, Suriye´de emperyalistlerin, Haçlı Ordusunun eşbaşkanlığını yaptık, ilk antiemperyalist mücadeleyi yapan bir ulusun torunları olduğumuzu    unuttuk.

Vahşi kapitalizmin kollarına atıldık, sosyal devleti unuttuk. Metafiziğin dipsiz kuyularına daldık, bilimi unuttuk. Türkiye´de Türkçeyi unuttuk. Bu Cumhuriyetin nasıl kurulduğunu unuttuk, kurucusunu, ilkelerini, devrimlerini unuttuk. Ulusal egemenliği, bağımsızlığı, onuru, gururu unuttuk. Tarım ülkesi ülkemizde insanlarımızı beslemeyi, tarımı, hayvancılığı, üretimi unuttuk. Yüreğimizi yakan, yavrularımızı kıran, evlerimizi yıkan depremleri unuttuk.

Biz unutkan bir milletiz; hep kanları yerde kalmayacak dedik, katledilen gencecik askerleri, polisleri, öğretmenleri unuttuk, Doğu´yu, Güneydoğu´yu unuttuk.

Unuttuk, unuttuk, unuttuk?

Terör örgütü liderine ?´sayın´´, şerefli ordumuzun genelkurmay başkanına ?´terörist´´, şehitlerimize ?´kelle´´ dediler; unuttuk. Sahte ve uydurma belgelerle, terör örgütü yöneticiliğinden bozma gizli tanıklarla şerefli ordumuzun kahraman askerlerine Ergenekon, Balyoz diye pusular kurdular, o pusuları mahkemelerde, o masum kahramanları zindanlarda unuttuk?

Bizler unutkan milletiz?

Daha dün, kaç ay geçti, daha dün 17 Aralık´ı unuttuk, ayakkabı kutularındaki, elbise torbalarındaki, çikolata kutularındaki dolarları euroları unuttuk. Bakanlara verilen rüşvetleri, nazır mahdumlarının kurduğu vakıflara ?bağışlanan? yüz milyonlarca dolarları, evlerindeki para kasalarını, para sayma makinelerini, istiflenen ve sıfırlana sıfırlana bitirilemeyen kaynağı belirsiz paraları, getirdiği 10 milyon dolar az bulunduğu için ?kucağa oturtulacak? işadadamlarını, bakanlarla el ele verip milletin anasını belleyeceğini söylemeye çekinmeyen müteahhitleri, medya satın almak için kurulan havuzları, 700 bin TL değerindeki rüşvet saatlerini, rüşvet umrelerini, yandaşa peşkeş çekilen devlet mallarını unuttuk!