Oğuz Gümüşkaynak


Bira ve Kılıçdaroğlu


Biranın ülkemizdeki tarihine bakarsak yere göğe sığdıramayız. İsmini köprülere yollara gemilere ismini sayamayacak kadar çok mekanlara okullara hastanelere verilen 1890 yılında Osmanlıda din adına fetvanın ilk ve son adresi. Din adamı Şeyhülislam tarafından ikinci Abdülhamit´e aldığı fetvaya dayanarak önce Feriköyde daha sonra Selanikte bira fabrikaları yabancı uyruklular tarafından kurulmasını istemiştir. Daha sonra biraya 1910 yılında devlet el atmış milli bira fabrikası Osmanlı A.Ş. kurulmuştur yani bira alkol iki sarhoşla değil Osmanlı padişahları tarafından ülkeye sokulmuştur. Eğer kökenini araştırırsak içende içirende Osmanlıdır. Din adamlığının Osmanlı´daki en uç kişisi Şüyhülislamın fetvası ile olmuştur. Devam eden mi başlatan mı başlatarak alıştıran mı suçlu. CHP adalet yürüyüşünde iki kişinin içtiği iki şişe birayı diline dolayıp bir kaşık suda kıyamet koparanlara siz haklısınız biz birayı içenleri partiden ihraç edeceğiz demek ilkelerden taviz vermektir. Şehitlikte bira içilmez kabahatler kanuna göre yasalar verilecek cezayı gösteriyor sorun atletle başlamış birayla uzatılmıştır adalet kurultayı başarılı olmuş iki şişe bira başarılı bir kurultaya gölge düşüremez. Eğer birileri kendi hatalarını görmezlerse senin gözündeki saman çöpüne laf söylüyor atlet yada iki şişe biraya laf edenlere sende haklısınız dersen sayın Kılıçdaroğlu bu bütünü bozarsın. Bu ülkede yasalar vardır birayı içenler kabahatler kanuna göre cezayı öder birileri istediği için sen partiden üye ihraç edemezsin bu ne haddin ne hakkın. Bozma güzellikleri hukuk arıyorsan önce sen hukuka uyacaksın öndeki hoca arkadaki cemaat bilirsin bu sözü