Osman Aydoğan


Bir seçimin ardından (2)


31 Mart 2019 yapılan yerel seçimlerde İstanbul´da 13.000 farkla önde olan CHP adayı, hakkı gasp edildikten sonra 23 Haziran 2019 tarihinde yapılan seçimde, 777.000 farkla, yani bir önceki seçimin farkının tam 60 katı farkıyla seçimi kazanmıştır. Bu seçimim tahlilini yapmadan önce biraz geriye gitmemiz lazımdır? 31 Mart 2019 öncesi ülkede durum AKP, iktidara geldiği 2002 yılından bu yana uyguladığı politikalarla ülkede; hakkı -hukuku bitirmiş, adaleti bitirmiş, diplomasiyi bitirmiş, tarımı, sanayiyi, ticareti bitirmiş, eğitimi, kültürü, sanatı bitirmiş, Ergenekon, Balyoz kumpaslarıyla ve FETÖ yapılanmasıyla milletin gözbebeği Orduyu bitirmiş, ticaretini yapa yapa dini de bitirmiştir? Ama en önemlisi AKP ülkede demokrasiyi bitirmiştir demokrasi? AKP uygulamalarında hep çatışma kültürünü, kin ve nefret söylemini ön planda tutmuştur. AKP döneminde Türkiye uluslararası ilişkilerde de ?´değerli yalnızlığa´´ ulaşmıştır. AKP döneminde Türkiye; ABD, AB, Rusya (Rusya ile şimdilik göreceli ilişkilerin iyi gibi olduğuna bakmayın) ile olan ilişkilerini bozmuştur. Suriye, Irak, İsrail, Mısır, Suudi Arabistan, Libya, Yemen ile neredeyse düşman olmuştur. Bölgenin en önemli ülkeleri olan Suriye, Yemen, Libya, İsrail ve Mısır´da halen Türk Büyükelçisi yoktur? AKP´nin başlangıçtaki ?´sıfır sorun´´ politikası ?´sıfır dost´´ uygulamasına dönüşmüştür. AKP, büyük ülke, küçük ülke, komşu ülke ne varsa herkesi politikalarıyla Ebû Müslim Horasanî´nin sözündeki gibi düşman safında birleştirmeyi başarmıştır? Siyaset; sorunların güç kullanılmadan çözme sanatıdır. Ancak AKP döneminde ülkede ?´siyaset´´i de bitirmiştir? Siyasete ayrı bir paragraf açmamın nedeni siyasetin daha yeni bitmemiş olmasıdır. Bu memlekette siyasetin zemini yıldan yıla azala azala kaybolmuş, bitmiş ve tükenmiştir? 1980 darbesinden sonra iğdiş edilircesine depolitize edilen bu toplumda, siyasetin alanı daraltılıp, daraltılıp, daraltılıp sonuçta bir kişinin belirlediği bir alana inhisar edilmiş, hapsedilmiş, sıkıştırılmış, hatta hatta muhalefet de yıllardır bu belirlenen alanda siyaset yapmaya mecbur bırakılmıştır? Tabii ki muhalefet de bu tecavüze ?pardon bu muameleye bile oynaya, güle oynaya tabii olmuştur Bu şartlarda ülke, üstelik OHAL koşullarında referanduma giderek mühürsüz oylarla şaibeli bir şekilde rejimini değişerek parlamenter demokrasiden tek adam rejimine geçmiştir? 31 Mart 2019 yerel seçimlere giderken ülkenin birliğinden, bütünlüğünden sorumlu olan Cumhurbaşkanı kendi partisinden olmayan vatandaşlarına ?´illet´´, ?´zillet´´ diyerek aşağılayabilmiş, ?´bekâ´´ diyerek teröristle eş tutabilmiştir?