Osman Aydoğan


Ben buralarda yokken! (2)


Önce MÖ 1. yüzyıldaki Roma´ya gittim? Tabii Roma´ya gitmişken Sezar´ı ziyaret etmesem olmazdı. Özel kaleminden randevu talep ettim... Sağ olsun beni kırmadı Sezar. Hemen randevu verdi bana. Bir paket çikolata alıp gittim Sezar´ın sarayına. Kapıda güvenlik kontrolünden sonra sarayının kapısında karşıladı beni Sezar. Sohbet ettik? Siyasetten, ekonomiden, askeriyeden konuştuk? Müzikten, edebiyattan, felsefeden, aşktan, Kleopatra´dan konuştuk... Söz Kleopatra´dan açılınca onun bir hatırasını anlattı bana Sezar: Kleopatra bir gün Sezar´a ABD marka bir pilli çakmak hediye etmiş. Tabii çok sevinmiş bu hediyeye Sezar. Ancak bir gün çakmağı kaybetmiş. Kleopatra´nın hediyesi olduğu için çakmağa da çok önem veriyormuş. Sarayın her tarafını aramış, aratmış, ancak bulamamış. Bir gün sarayda çakmağını ararken Brütüs´le karşılaşmış Sezar.. ?´Sen de mi Brütüs?´´ diye sormuş Brütüs´e.. Brütüs: ?´vallahi Sezar amca, ben de yok, görmedim çakmağını´´ demiş.. Saray´da bulamayınca çakmağı, düşünmüş Sezar; ?´Belki de şehirde bir yerde kaybettim!´´ diye düşünerek Belediyeye telefon edip halka anonsla duyurmak istemiş. Telefonu tuşladığında, - pardon, o zaman tuşlu telefon yokmuş henüz- telefonun manyeto kolunu çevirdiğinde daha Sezar ?´Ben Sezar´´ diye kendisini tanıtamadan karşıdan bet bir ses gelmiş: ?´Kapat o telefonu! Henüz icat etmedim!´´ Meğer cevap veren Graham Bell imiş. Sezar çaresiz çakmağı Roma sokaklarında kendisi aramaya karar vermiş. Bir sokak başında Arşimet ile karşılaşmış... Arşimet çığlık çığlığa ?´Buldum, buldum!´´ diye bağırarak geliyormuş. Sezar, ?´hah işte çakmağımı bulan birisiyle karşılaştım´´ düşüncesiyle sormuş Arşimet´e; ?´Benim çakmağımı mı buldun?´´ Arşimet de Sezar´ı tersleyerek şöyle cevap vermiş; ?´Bana ne be kardeşim senin çakmağından? Ben suyun kaldırma kuvvetini buldum!´´ Daha çok şeyler anlattı Sezar. Onları gelecek yazılarıma saklayayım. Ziyaretin kısası makbuldür deyip veda ederek ayrıldım Sezar´ın yanından.