En başta söyleyeyim. Bu yazı İhsan Eliaçık´ı savunma yazısı değildir. İhsan Eliaçık´ın çoğu görüşlerine katılmakla birlikte bazı görüşlerine de katılmadığımı belirtmeliyim. Sıra dışı fikirleri,cesaretli duruşu her zaman dikkatime mazhar olmuştur. Bu zamanda mevcut iktidarı eleştirmek öyle her babayiğidin yapabileceği bir iş olmadığını düşünürüm. Neyse... Adam iyi kötü,yanlış doğru düşüncelerini söylüyor,yazıyor çiziyor. Benim duyabildiğim ve görebildiğim kadarıyla hakaret etmeden,şiddet göstermeden... Eline silahı bıçağı alıp kimseyi tehdit etmeden... Zaten böyle bir şeye tavassul ettiğinde bu memlekette hukuk denen kurallar işletilir kimsenin kaygısı olmasın. Durum böyle iken,sırf fikirleri,söylemleri bize ters diye... Sen kalk bu adamın kitaplarının satıldığı kitap fuarına girişini engelle. Hem 580 bin kişi ziyaretçi sayısına kavuşmuş ve iyi bir prestij toplamış bir kitap fuarına... Maalesef... Bu olayı yapanlara karşı en ufak bir eleştiride gelmedi şehrin siyasilerinden ve yöneticilerinden. Bana göre hiç yakışık almadı Kayseriye ve kitap fuarı organizasyonuna..? Ne oldu şimdi? Bunu yapanların ellerine ne geçti? İhsan Eliaçık´ın fikirlerini mi değiştirdiniz? Kayseriye ve ülkeye bir faydanız mı dokundu? Bırakın kitap fuarına sokmamayı İhsan Eliaçık´ı yeryüzünden silseniz onun düşünce ve fikirlerini ortadan kaldıracağınızı mı sanıyorsunuz? Bir gün gelecek sizin hoşunuza gitmeyen fikirleri yine söyleyecek yazacak birileri çıkacak. Dünya var oldukça bu böyle devam edecek! Türkiye ve dünya tarihinde bu tür yobazlıkların ve şiddet hareketlerinin ülkelere ve toplumlara bir katkısının olmadığını hala anlamadınız mı? Dünya dönüyor diyen bilim adamı Galile Engizisyon mahkemelerinde idama mahkum edilmedi mi? Sayılar evreni yönetiyor diyen Matematikçi Pisagor yakılarak öldürülmedi mi? Giyotinle idam edilen kimyacı Antonıe Lavoıser ve niceleri bu yobazlığın ve kindarlığın bedellerini ödemedi mi? Türkiyede bir çok fikir ve düşünce insanı aynı şiddet ve karanlık zihniyetlerin ceremesini çekmedi mi? Bahriye Üçoklardan,Uğur Mumculara... Sabahattin Aliden Gün Sazak´lara... Bu karanlık ve geri zihniyetin Orta Doğuda temsilciliğini yapan eli kanlı terör örgütleri İslam aleminin hangi meselesini çözdüler? El kaidesinden İşid´ine kadar... Velhasıl... Karşı görüşlere ve bu görüşleri savunanlara tahammülsüzlük hiç bir dönemde çare olmadı ve insanlık var oldukça da olamayacak. Demokrasi ve hoşgörü bizim en güvenli limanımız. Bizden olmayanı bizim gibi düşünmeyeni hazmetme rejiminin adıdır demokrasi. Başka gidecek yerimiz, yolumuz ve çaremiz yok! Demokrasi,barış,hoşgörü... Saygılarımla
