Oğuz Gümüşkaynak


Aşağı tükürsen sakal...


Yeni bir tartışma ülkemde az da olsa gündemi meşgul eder. 11 yabancı Türk futbolunda bir takımda oynar mı oynamaz mı? Önceki söylemlerinde yabancıya karşı çıkan zihniyetin tabanındaki kişi bu söylemlerinin arkasında durduğunu itiraf etse de söylemlerinin üstüne çizik atıp sahaya on bir yabancıyı sürmekte sorun yabancı sorunu değil alınan bir çok yabancının hala yedek kulübesinde oturması verilen paraların çar çur edilmesi milyon dolarlık statlar yap ama sahada Türk futbolcusunu görememek Milyon dolarlık statların ne işe yaradığının göstergesi değil mi?  Konu söylemlerle çare bulunacak konu değil konu sağlam altyapılı kulüplerin oluşmadığı kulüpler var oldukça çözümün mümkün olmadığının göstergesidir . Alt yapının göstermelik olduğu futbol okullarının sadece maddi gelir olarak görüldüğü eğitimcilerininse sadece diplomalarının olduğu ama yetersizliklerinin göz ardı edildiği toplumlarda değil sporcuyu yetiştirmek sporcu adaylarının kişiliğini yok edersiniz. Ben Kayserispor´da menajer Süleyman Hurma döneminde Avrupa´nın çok kulübünde futbol eğitimi almış alt yapıları çok sağlam Türk futbolcularının Kayseri´ye getirilip Kayseri de son derece iyi futbol oynayıp gurbetçi futbolcu namıyla bir çok kulüpte hala başarılı bir şekilde futbol oynadıklarını görüyorum. Her şeye rağmen yaş ortalaması otuz dört yaş olan futbolculardan kurulu bir takımın süper ligin zirvesinde açık ara öndeyse oturup sorunu burada aramak lazım. Yakında göreceğiz Türk milli takımın tıpkı atletizm milli takımı gibi devşirmelerden oluşmaması mümkün değil sorun diplomayı verip hadi takım çalıştır demek değil sorun eğitimciye iyi eğitim vermekten geçer. Eğitimci sonradan olunmaz eğitimcilik bir karakter meselesidir eğitimci cebimden önce işine odaklanmıyorsa eğitimcilik elinde patlar işte Türkiye´de temel sorunda budur