Bir insan ömrünü sadece ama sadece Türk halkına adar mı? Bir muhtar muhtarlık dışında mahallesinin çocuklarının gençlerinin mutluluğuna ortak olur mu? Bir muhtar mahallesinin fakirinin sofrasında bir lokma ekmek sırtında iyi kötüde olsa bir urba görmenin çırpınışını verir mi? Hele ki muhtarsa hele ki kendi doğrularının dışına çıkmadan hele ki devletin bir tek toplu iğnesine zarar vermeden işte bu kişiye muhtar mı denir insan mı denir? Hem de hem nesli tükenen insan hem de artık görmeye alışık olmadığımız bir muhtar tipiyle siyası olarak hiç bir kulvarda beraber olmadık ama her nedense alim Gencel´e saygı göstermeyi kendime bir görev bilmişimdir. Uzun süredir Sahabiye Mahallesi muhtarlığını rakipsiz götürmekte . Karnesini alan bütün ilkokul öğrencileri babalarından annelerinden önce Alim dedelerinin yani mahallenin muhtarının yanında soluğu alırlar. Bilirler ki muhtar başarılı öğrenciyi mutlaka ödüllendirecek mahallenin gençleri spor yapsın diye kulüp kurup bütün Kayseri gençlerine kapıya açmak binlerce genci muhtarlığı süresince spor salonlarıyla tanıştırmak bütün bu uğraşların yanında Kayserimizde uluslararası güreş hakemi olup güreşteki cetvel hakemliğinde dünyada iyi bir yer edinebilmek Kayseri´deki sosyal etkinlik adına ne varsa içinde olmak ömrünü Türklüğün yükselmesi için adamak bütün bunlardan karşılık beklememek ne demeliyiz ki? Nesli tükenen insan mı desek adamın dibimi desek yani bu iltifatlar hafif kalıyor. Yeniden muhtarlığa aday olmuş üç mahalle birleşmesi tek mahalle olması Serçeönü, Fatih ve Sahabiye kazanır kaybeder bilemem ama Alim Gerçel´in kazanması demek bu üç mahallenin kazanması demek. Kaybederse işler yine olur olur ama sosyal muhtarlığın tadını almadan muhtarlık ne kadar olur bilemem yolun açık olsun Alim hocam Allah gönlüne göre versin
