Osman Aydoğan


Afrin (9)


Cumhurbaşkanı Erdoğan´ın harekâtın üçüncü gününden itibaren ?Biz Kürtlere değil YPG´ye karşıyız´´ mesajını vermesi bu açıdan önemli bir ifadedir.  Öncelikle Batı´daki ve Kürtlerdeki bu algının kırılması gerekiyor... Bu ise deveye hendek atlatmaktan daha zor bir iştir... Türk Dışişlerinin yükü oldukça ağırdır?

İçeride henüz PKK tehdidini çözememişsiniz? Yaklaşık 35 -40 yıldan beridir PKK ile mücadele ediliyor. Bu amaçla devletin harcadığı her türlü kaynağın haddi hesabı yoktur. Bu sorunun kısa sürede çözüleceğine dair bir belirti de yoktur. Dışarıda dost kalmamış, değerli yalnızlığınızla baş başa kalmışsınız... AB, ABD ile köprüleri atmışsınız, Rusya ile mesafeli bir birlikteliğiniz var,  İran ile aranız limoni, Mısır ile hala küssünüz? İçeride Dolar olmuş 3.8, işsizlik tavan yapmış, piyasalar durmuş, turist gelmiyor, cari açığı kapatacak para yok, döviz yok, yatırımlar yok, yabancı sermaye gelmiyor? Ve siz Suriye´nin üçte birini terörden temizlemekten bahsediyorsunuz?

Böyle bir durum ise Türkiye´nin kaynaklarını ve kuvvetlerini parçalaması, dağıtması anlamına gelir. Harp yönetiminde ?´sıklet merkezi´´ diye bilinen bir prensip var. Bu prensip kesin sonuç yerinde ve zamanında üstün muharebe gücünün toplanması esasına dayanır.

Münbiç´e, İdlib´e, Cezire´ye giderek muazzam bir alanı, nispeten az kayıp vererek ele geçirebilirsiniz, (taktik başarı), ancak düşmanın (PYD mi, PYD´yi destekleyen ABD mi, Suriye rejimi mi, Suriye´yi destekleyen Rusya mı?) savaşma kapasitesine zarar veremeden kendi kaynaklarınızı tüketmez misiniz? (stratejik başarısızlık)

Hani diyordu ya Clausewitz: "Kuvvetlerini kötü kullanan ülkenin siyaseti iflasa sürüklenir."´

Bu yazı çok uzadı ama özetle; yayılıp, gelişip topyekün bir savaşa dönüşebilecek bu harekât 1974 Kıbrıs Harekâtına benzemeyecektir.  Harekât uzadığında birden karşımızda ABD´yi Rusya´yı, İran´ı, Irak´ı, bütün Arapları ve hatta Çin´i bile bulabiliriz. Arkamızda da kimse bulunmaz... Şu anda bile arkamızda kim vardır ki sadece bu harekâta (Afrin´e) yönelik Rusya´nın zimmi bir onayından başka? Gelişecek, yayılacak ve alevlenecek bu muharebe gelecekte topyekün bir savaşa dönüşebilir, böylesi muhtemel bir savaş da Türkiye´yi bölebilir, parçalayabilir, bin yıllık bir kinin ve nefretin tohumlarını ekebilir...

O zaman umulur ki Süphan dağının hemen eteğindeki Malazgirt´e bağlı Selekütlü köyündeki köylü gibi başka bir yerlerde bir başka köylü de ?Allah korusun-  şöyle bir dua etmez: ?´Türkleri görmüyor musunuz? Onların devleti yok, bakın başlarına geleni!´´

İşte bu nedenlerledir ki harekât başlar başlamaz yazdığım ilk Afrin yazımı şöyle bitirmiştim:  ?´?. ve eğer sizin tarih, insan ve hayat gibi bir derdiniz varsa zaten kafesine hapsedilmiş yabani kuşlar gibi çırpın çırpın çırpınır kalbiniz...´´