Şaban Külhancıoğlu


GAZİ Mİ NİYAZİ Mİ..?


Son yıllarda milleti millet yapan değerlerimizde erozyon yaşadığımız bir gerçek. İşin acı tarafı bu işleri kanıksadık da. Gazilikde bu değerlerimizden biri. Maalesef... Gazilerimize hem bu ülkenin yönetenleri hem vatandaşlar olarak hak ettikleri değeri göstermiyor ve gaziliğin ulviyetine uygun davranışlarda bulunmuyoruz. Neler duymadık neler görmedik... Milli bayramlarda ´muhterem´ yöneticilerimiz kendilerini şemsiye altında korumaya çalışılırken, o seromonide yaşlı bir gaziyi açıkta bıraktıklarında... AKP´li bir milletvekili Sıtkı Kızılkaya´nın ´´ askerin görevi ölmek bunun için maaş alıyor´´ dediğinde... Hükümete yakın bir köşe yazarının (Engin Ardıç) Sabah gazetesinde gazilerimize ´çakma gaziler´ diye saygısızca ve hayasızca hitap ettiğinde... Bir otobüs şoförünün genç bir gazimize ´´benim için mi gazi oldun lan´´diye hakaret ve darp ettiğinde... Hele hele... Hükümetin 15 Temmuz gazi ve şehitlerine yaptığı ayrıcalıklı tutumları bu işin tuzu biberi olmuştu. Bütün bunlar gazilerimizi yaşarken öldürmeye yetiyordu da artıyordu.. Perşembenin gelişi Çarşambadan belliydi. Bu yüzden son yaşanan vahim olay bana hiç te sürpriz olmadı. İnsan su gibi bulunduğu kabın şeklini alırmış. Toplumuzda son yıllarda başta yönetenler olmak üzere gazilerimize karşı takınılan olumsuz tavırlar bizi bu günlere getirmiştir. Yoksa... Modacı mı ´gündelikcimi´ ne idüğü belli olmayan Nur Yerlitaş denen rezil kadın o cümleleri konuşmaya cesaret edebilirmiydi. Ayrıca... Gaziliğin tanımının ´´vazife malülü´´ olarak değiştiğini... Kaybettiği uzuvlarının yerine hala protezine kavuşamayan veya kavuşmak için para ödemek zorunda kalanları... Güneydoğuda bir yığın prosedür yüzünden ´gazi´ sayılamayanları... %39 Engelli raporu olan terör mağduru askerlerimizin gaziliğinin engellendiklerini unutmayalım. Yılda bir sefer verilen yemeklerde gazilerimizin sorunlarının çözülemediği ve hak ettiği değeri alamadıkları gerçeğini daha ne zamana kadar görmeyebiliriz. Gaziliği o eskilerdeki kalan şerefli ve ulvi anlam ve değerine tez elden kavuşturmalıyız. Yeri gelmişken Kayseride yaşayan bir vatandaş olarak yöneticilerimize şu eleştiriyi yapmalıyım. Şehrimizde onca hizmetler bir çırpıda yapılırken... Hala... Bir yıldır Talas yolunda kaybettiğimiz 14 şehidimize bir anıtı yapamadık. Kırk yıldır bu memleketin fakir fukara çocukları canlarını bedenlerini vatanları için gözlerini kırpmadan feda etmeleri bu işin değerinin azaldığı anlamına gelmemeli. Gülünç sayılabilecek asker aylıklarının, bu milletin askerinin geride kalan anne babasına belediyelerin ne ölçüde sahip çıktığını göstermeye yeter sanırım. İki gazimize ve onların çocuklarına yapılan bu menfur olay gaziliğin bu toplumun zihninde artık ´niyazi´ olduğunu gösteriyor. Umarım... En başta 15 Temmuz gazilerine yapılan iyileştirmeler tüm gazilerimize yansıtılır ve aradaki eşitsizlikler ortadan kaldırılır. Hepimizin yürektelerini kanatan bu olaylardan bir ders çıkarır; ülkesi için canını feda eden şehitlerimize ve onların geride kalanlarına hayatta kalan gazilerimize de onurlu bir yaşam sürmelerini sağlarız. Bugün onların sayesinde hayatta olduğumuzu unutmayalım. Şehitlerimize ve gazilerimize nankörlük etmeyelim! Saygılarımla.