Devlet bankasında bireysel emeklilik bölümünde görevli banka çalışanı K.K., iddiaya göre, 2017 yılında meydana gelen olayda 7-8 müşterinin bireysel emeklilik hesabından döviz ve TL olmak üzere yaklaşık 1.5 milyon TL parayı para piyasasında değerlendirmek istedi ancak tüm parayı kaybetti. Şüpheli K.K. hakkında soruşturma başlatıldı. 7 Mayıs 2019´da görülen davanın ilk celsesinde şüpheli K.K. tutuklandı.
Kayseri 2. Ağır Ceza Mahkemesi´nde görülen davanın üçüncü celsesinde tutuklu sanık K.K. (34) ile avukatı hazır bulundu.
Önceki celse suçunu kabul eden tutuklu sanık K.K., mahkemede, ?2016 yılında borçlandım, kredi çekip borçlarımı kapatmak istedim, daha da borçlandım. Bir arkadaşıma da borcum vardı, o beni çok sıkıştırınca bunalıma girdim, çok pişmanım. Keşke buralara kadar gelmeseydi. Benim EFT, havale yetkim yoktu. Müşterilerin iş talep sistemine girerek, oradan talimat eklemeden işlem yaptım. İlk işlemde bile yakalanma durumu vardı, çok riskli bir işti. Keşke ilk başta yakalansaydım, bu kadar zarar olmazdı. İşin içerisinde başka kimse yok. 30 bin TL kadar zararı giderebildim? diye konuştu.
4.5 aydır tutuklu olduğunu söyleyen K.K. ?Perişan oldum, 4.5 aydır tutukluyum, kaçma şüphem yok, aile düzenim bozuldu. Tahliyemi istiyorum? dedi.
Duruşma savcısı verdiği mütalaasında sanık K.K.´ye ?5411 Sayılı TCK 43/1 maddesi gereğince ?Bankacılık Kanununda zincirleme şekilde Zimmet Suçu´ndan en az 12 yıl olmak üzere 12 ila 18 yıl arasında hapis cezası ve bankanın uğradığı zararın 3 katından az olmamak şartıyla adli para cezası ile cezalandırılmasını talep etti.
Mahkeme heyeti, sanık avukatının mütalaaya cevap vermek için süre istemesi üzerine duruşmayı Ekim ayına ertelerken, sanık K.K.´nin tutukluluk halinin devamına karar verdi. (İHA)