Kedi ve köpeklerin sahibi olan Avukat Mehmet Üçok, ?13 yıl önce annesi, kızımın derslerinin iyi olması karşılığında bir köpek alacağına söz vermiş. Kızımın da tüm dersleri iyi olunca 1.5 aylık iken köpeğimiz Şeker´i aldık. İlk geldiğinde biberon ile besliyorduk. Bir bebek gibi bakıma muhtaçtı. 13 yılda ailemizin bir ferdi oldu? dedi.
?Yaşı ilerleyince yine kızlarım düşündüler ve özellikle Şeker´e bir şey olunca bir başkasına sahip olmanın ve alışmanın zor olacağını konuştular. Arkasından yine 4 aylık iken ikinci yavrumuzu aldık? diyen Mehmet Üçok, ?Kızlarımla birlikte Alfi ismini verdik. Bir de kedimiz Kaf var. Birbirleri ile iyi geçiniyorlar. Farklı cinslerde müthiş şekilde birbirlerini seviyorlar ve anlaşıyorlar. Kediyi sahipleneli yaklaşık 3 ay oldu. Almadan önce problem yaşarlar mı diye ciddi bir şekilde endişe etmiştik. Tam tersine cinsleri ayrı, toplum içerisinde birbirlerine düşman olduğu söylenir ama müthiş şekilde birbirlerini seviyorlar. Göremedikleri zaman üzülüyorlar? şeklinde konuştu.
Bir hayvanın evde olmasını hiç düşünemediğini, Şeker´in eve gelmesinden sonra iki hafta boyunca elinde bir bez ve küçük battaniye ile dolaştığını anlatan İsmihan Gülser Üçok, ?Battaniyenin üzerinde yatsın kokusu sinmesin anlamında. Titizlikle arkasından dolanıyordum. Sonra savunmasız verirseniz yiyor vermezseniz yapamıyor. Önce acımaya başladım ve daha sonra evde en çok ben sevdim onu. Bakımı çok kolay. Herkes bu soruyu soruyor? dedi.
?Özellikle iki köpek olunca bakımı daha zor diyorlar aksine bakımları çok kolay. Sadece tuvalet alışkanlıklarını edindirmek gerekiyor? diyen İsmihan Gülser Üçok, ?Özel bir eğitim gerektirmiyor. Çocuklarımıza nasıl muamele ettiysek köpeklerimize de onlar gibi muamele ettik. Söylenen şeyleri anlıyorlar. Yapmamaları gerektiği konularla ?Hayır´ komutunu aldıklarında olumsuz bir şey yaptıklarını anlıyorlar. Çok zor değil. Severek bakıldığında zor gelmiyor. Onlar bizim için çocuklarımız kadar kıymetliler. Sevdiğiniz zaman yük de olmuyorlar? ifadesinde bulundu.
Kaf isimli kediyi almadan önce köpeklerle uyumlu olup olmayacağı konusunda çok düşündüklerini aktaran İsmihan Gülser Üçok, ?Bir araya geldiklerinde iyi ki de almışız dedirttiler. İlk gün işe giderken evde yalnız kaldıklarında kediye zarar vermesinler diye başka bir odaya kilitliyorduk. Daha sonra baktık ki biz evdeyken ile Alfi ve Şeker´in ısrarla odaya girmeye çalıştıklarını gördük. Bir araya getirdikten sonra gerçekten iyi anlaştıklarını gördük. İşe giderken üçünü de aynı ev ortamında bırakıyoruz. Geldiğimizde hiçbir sorun yok. Oynuyorlar ve dalaşıyorlar bazen. Birbirlerine asla ve asla zarar vermiyorlar? dedi. (İHA)