Kayseri Tabip Odası Başkanı Şahin: "Yaz dönemindeki rehavetin acı meyvelerini yiyoruz"
Kayseri Tabip Odası Başkanı Mehmet İlhan Şahin, Kayseri'de yaz döneminde vatandaşlar arasında rehavet meydana geldiğini ve şu zamanlarda bu rehavetin acı meyvelerini yediklerini söyledi.
İhlas Haber Ajansı'na açıklamalarda bulunan Kayseri Tabip Odası Başkanı Mehmet İlhan Şahin, Kayseri'de korona virüsün son durumu hakkında bilgiler verdi. Kayseri’de hastaneler, hekimler ve sağlık çalışanları ile birlikte canla başla bu salgınla mücadele ettiklerini kaydeden Şahin, "Yaz döneminde bir rehavet meydana geldiğini düşünüyoruz. Bunun da acı meyvelerini bugünlerde yemeye başladık. Aslına bakarsanız uzun bir süredir ‘Durum iyiye gitmiyor, lütfen vatandaşlarımız daha duyarlı olsun, devletimiz de bu anlamda daha da ciddi tedbirler alsın’ uyarılarında bulunuyoruz. Bugün geldiğimiz noktada ne yazık ki hastanelerdeki doluluk oranları ciddi şekilde artmış durumdadır. Bugün artık hastanelere ve yoğun bakımlara hasta yatırmak için belirli bir çaba sarf etmek noktasına ulaştık. Ancak işin sevindirici kısmı şu; hekimlerimiz arasında azim ve gayret üst düzeyde devam ediyor. Her ne kadar fiziksel ve psikolojik bir yıpranma olsa da biz bu mücadeleye sonuna kadar devam edeceğiz. Biz bu anlamda salgın yönetiminde hastanelere ve sağlık çalışanlarına bu yükü artırmamak adına destek olunması gerektiğini defalarca hatırlattık. Devlet görevlilerimiz de bu sesimizi duydu ve bu anlamda özellikle son zamanlarda ciddi adımlar atılmaya başlandı. Bu anlamda ilimizin yöneticilerine, başta valimiz ve büyükşehir belediye başkanımız olmak üzere teşekkür ederiz. Bununla birlikte halen de atılması gereken adımlar olduğu düşünüyoruz" ifadelerini kullandı.
"Bu hastalık hafife alınacak bir hastalık değil"
Korona virüsün hafife alınacak bir hastalık olmadığını kaydeden Şahin, "Vatandaşlarımıza bir kere daha hatırlatıyoruz. Bu hastalık hafife alınacak bir hastalık değil, ciddi bir hastalık. Keşke imkan olsa da bu hastalığı hafife alan, tedbirlere uyumda problem gösteren, umursamaz davranan bir takım vatandaşlarımıza hastanelerde yatan hastalarımızı, yoğun bakımlarda yatan hastalarımızı gösterebilsek. Çoğu insanda haklı olarak ‘Bu sadece yaşlıları etkiliyor, gençleri çok etkilemiyor’ gibi bir algı oluştu ama sonradan gördük ki yaşı gençte olsa aralarında meslektaşlarımızın da olduğu birçok vatandaşımız ek bir hastalığı olmasa bile ciddi şekilde sıkıntı yaşadılar. Ölümün eşiğinden dönenler, hatta maalesef vefat edenler var. Bu anlamda olayın hafife alınacak bir tarafı yok. Biz bir kere daha vatandaşlarımıza ciddi bir şekilde uyarıda bulunuyoruz. Bu bir savaştır, bu büyük bir mücadeledir. Burada biz sağlıkçılar en ön saflarda çarpışmaya devam ediyoruz ama bize destek olunması gerekiyor. Bir seferberlik ruhu gerekiyor. Bu seferberlik ruhuna her bir vatandaşımız dahil olmak üzere destek olunması gerekiyor. Çünkü siz hastalığı hafif belirtilerle atlatıyor da olsanız, sizin bulaştırdığınız kişiler hastanelere ve yoğun bakımlara ihtiyaç duyuyorlar. Bu yükün altında da hastaneler ve sağlık çalışanları eziliyor. Onun için her bir vatandaşın bunun bir kul hakkı olduğunu unutmadan sizin yapacağınız duyarsızlık toplumda salgının yayılmasına neden oluyor. Bu yayılma, ülkeye ağır bedeller ödetiyor. Baştan beri tedbirli, temkinli ve bilinçli olan vatandaşlarımızı tenzih ederiz ama bu konuda halen soru işareti olan, ‘Ya bu iş aslında çok abartılıyor, maskeye falan bu kadar gerek var mı’ diyen vatandaşlara bir kez daha hatırlatıyorum. Bu işin şakası yok. Bu işin vatandaşın çabası ile olduğu gibi devletin de tedbirleri ile yürütülmesi gerekiyor ki; bu konuda atılan adımlarla da hep beraber ortak aklı çalıştırarak iş yapmamız gerekiyor" şeklinde konuştu. (İHA) -