KAYSERİ ŞEHİR HASTANESİ'NDE İLK OLARAK YAPILAN ÖZAFAGUS (YEMEK BORUSU) KANSERİ AMELİYATI İLE HASTA SAĞLIĞINA KAVUŞTU.KAYSERİ ŞEHİR HASTANESİ'NDE İLK OLARAK YAPILAN ÖZAFAGUS (YEMEK BORUSU) KANSERİ AMELİYATI İLE HASTA SAĞLIĞINA KAVUŞTU.
Kayseri Şehir Hastanesi’nde ilk olarak yapılan özafagus (yemek borusu) kanseri ameliyatı ile hasta sağlığına kavuştu.
Kayseri Şehir Hastanesi Genel Cerrahi Kliniği doktorlarından Prof. Dr. Tamer Ertan, Prof. Dr. Ömer Topuz ve Gastroenteroloji Cerrahisi Kliniğinden Doç. Dr. Ersin Gündoğan, ekip çalışmasıyla başarılı bir özafagus kanseri cerrahisi gerçekleştirdi. Hastanede ilk kez kapalı yöntemle yapılan bu operasyon ile Mehmet Kaplan sağlığına kavuştu.
Konuyla ilgili bilgilendirme yapan Gastaroenteroloji Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Ersin Gündoğan, "Yemek borusu kanseri, dünya çapında görülen en yaygın dokuzuncu kanser tipidir ve kansere bağlı ölümlerin ise altıncı en yaygın nedenidir. Altın standart tedavi cerrahi ile kombine edilmiş kemoterapi- radyoterapi (ilaç ve ışın) tedavileridir. Özofagus cerrahisi; tedavi prensibinin iki ayrı kompartman (toraks-abdomen / karın-göğüs) cerrahisi içermesi ve özofagusun yapısal özelliklerinden dolayı riskli ve büyük ameliyatlardır. Bu ameliyatların kapalı yöntemle yapılması ise hastanın bu zorlu süreçten hızla sıyrılması açısından güncel veriler ışığında önerilmektedir.
Hastamız yemek borusu ilk ve orta kesiminde yemek yemeye engel olan bir kitleyle hastanemiz onkoloji - radyasyon onkoloji bölümüne yönlendirilmiş. Bu bölümler tarafından neoadjuvan (ameliyata hazırlık) tedavisi tamamlandıktan sonra tarafımıza operasyon amaçlı yönlendirildi. Hastanın yemek borusu ilk-orta kesiminde trakea (soluk borusu) ile yakın ilişkili tümörü mevcuttu. Hastamıza Torako - laparoskopik yöntem ile yemek borusu ameliyatı yapıldı. Hastanın yemek borusu tama yakın çıkartılıp, kendi midesinden yeni bir yemek borusu yapılıp, kalan sağlıklı yemek borusuyla birbirine eklenerek normal besin sindirim yolu devamlılığı sağlandı. Bu ameliyatta hem göğüs kafesi bölgesi, hem de karın bölgesini içeren iki ayrı vücut bölgesi cerrahisi torakoskopik-laparoskopik yöntem ile (kapalı yöntem) yapıldı. Hastamızın ameliyat sonrası takip - tedavisi bitmiş ve taburcululuğu hazırlanmaktadır. Hastaların kapalı yöntem ile bu ameliyatları olması; operasyon sonrası toparlanma sürecinin daha hızlı olmasını ve daha erken devam tedavilerine (kemoterapi) başlamasını sağlamaktadır. Hastalara bunun gibi çoğu merkezde uygulanmayan cerrahi prosedürler, üstelik laparoskopik (kapalı yöntem) olarak hastanemizde uygulanmaktadır. Bu operasyon hastanemiz ve çevre bölgesinde uygulanan ilk cerrahi prosedür olmaktadır. Bu tür büyük ameliyatlar operasyona hazırlık, operasyon süreci ve operasyon sonrası olmak üzere bir ekip ile yürütebilecek uzun bir süreç içermektedir. Biz Kayseri Şehir Hastanesi genel cerrahi kliniği olarak bu tür büyük operasyonları sıklıkla yapmaktayız. Hastalarımıza güncel bilgi ve tekniklerle uygulanan yöntemlerle hizmet vermekteyiz” dedi.
Hasta Mehmet Kaplan ise, "Hastalığımdan dolayı bir yıldır yemek yiyemiyordum. Üstelik beslenmenin önemli olduğu bu pandemi sürecinde bunun ayrıca stresini yaşadım. Allah’a çok şükür yolum Kayseri Şehir Hastanesine çıktı. Buradaki hocalarım kalabalık bir ekiple beni sahiplendi gerekli tüm tahlil ve tetkikleri yaptıktan sonra ameliyat olmama karar verdiler. Tabi ki bunun büyük ve zor bir ameliyat olduğunu riskli olduğunu ama Allah’ın izniyle ellerinden geleni yapacaklarını söylediler. Onlara güvendim ameliyata girdim ve çok şükür çok başarılı geçti şu an çok iyiyim yemek yiyebiliyorum. Kayseri Şehir Hastanesi doktorlarıyla, hemşireleriyle, hizmetleriyle mükemmel bir yer. Sağlığıma kavuşmam için emeği geçen herkese çok teşekkür ederim” ifadelerini kullandı.