17 Aralık 2016´da terörist Kasım Yıldırımçakar bomba yüklü, sahte olarak düzenlenmiş 71 EU 595 plaka araç ile Adana´dan Kayseri´ye gitti. 17 Aralık´ta 08.48 sıralarında Zincidere Komando Tugayı nizamiyesinden çarşı iznine çıkan askerlerin bulunduğu halk otobüsünü takip eden terörist Yıldırımçakar, Talas Bulvarı Erciyes Üniversitesi Sabancı Kültür Merkezi önünde bulunan otobüs durağına yanaştığı sırada otobüsün sol orta yan kısmına yaklaşarak bomba yüklü aracı patlattı. 38 AB 180 plakalı özel halk otobüsü içerisinde bulunan askerler, Ahmet Taş, Arif Tuğ, Fehmi Barcın, Göksal Mustafa Ağaçyetiştiren, Hasan İlhan, Kamil Tunç, Kenan Döngel, Muhammed Ali Ocak, Mustafa Cihan, Raşit Yücel, Serdar Amak, Uğur Korkmaz ve Yunus Emre Duran olay yerinde ve kaldırıldıkları şehit olurken, asker Mesut Yaşar ise 3 Şubat 2017´de şehit oldu. Askerler Adem Avcı, Adem Kamsız, Ahmet Gün , Ali Kuşçu, Arif Özkara, Bayram Özdemir, Beraat Yılmaz, Burak Alkan, Caner Kavalcı, Celal Erbay, Ercan İnan , Erdal Köse, Fatih Körpe, Ferdi Çatal, Furkan Özlü, Gökhan Çelik, Gökhan Keskin, Hakan Şimşekyakar, Halit Kapullu, Hamza Hasan Şolt, Hidayet Canpolat, Hüseyin Avcı, İlke Bal, İlyas Akman İsmail Hakkı Öner, Kamil Yemez, Kayahan Uluhan, Kubilay Şimşek, Mehmet Gül , Mehmet Kilit, Mehmet Taşdelen, Mehmet Emin Uygur, Mertcan Uzun, Mevlüt Avcıoğlu, Muhammet Yaşar , Mustafa Genç, Mustafa Uçar, Nasuh Yıldırım, Orhan Ölmez, Recep Coşkun, Recep Genç, Recep Güney, Sami Güler, Semih Yılmaz, Serdar Çiçekli, Süleyman Sancar, Şakir Karayel, Tolga Öğütlü, Ufuk Uysal, Yasin Memiş, Yasin Sezerka, Yunus Ertaş, Yunus Emre Kurnaz ve Yusuf Ergün ise bombalı saldırıda gazi oldu. Cumhuriyet Savcısı 15 şehit, 54 gazi ve mağdur, 15 müşteki ile 21 sanıklı 88 sayfalık iddianame hazırladı. İddianameyi kabul eden Kayseri 4. Ağır Ceza Mahkemesi´nde geniş güvenlik önlemleri altında görülen davaya tutuklu sanıklar Ekrem Uğur, Hamit Eroğlu, Hasan Ekici, Hüseyin Polat, Ümit Kepir, Murat Talan, Serkan Ay, Barış Kaya, Fahri Demirbaş, İsmail Hakkı Yıldırımçakar, Mehmet Ayaz, Mehmet Oluk ve Mehmet Ayaz jandarma eşliğinde hazır bulunurken, Kırşehir Kapalı Cezaevi´nde kalan tutuklu sanık Kenan Çiçek ile İstanbul Silivri 1 No´lu Cezaevi´nde kalan tutuklu sanık Abdullah Akbıyık ile tutuksuz sanıklar Elzem Şırnak, Hürriyet Yıldırımçakar ve Vesfiye Tekiner duruşmaya katılmadı. Ayrıca İshak Özçaktı, Ferhat Tekiner ve Sait Karabulut´un ise firari sanıklar arasında yer alıyor. 15 müştekiden sadece şehit Yunus Emre Duran´ın babası Mahmut Duran duruşmaya katıldı. Salonda bulunan tüm sanıklar iddianamenin kendilerine ulaştıklarını, savunma yapmak istediklerini belirttiler.
Kayseri patlamasında canlı terörist Kasım Yıldırımçakar´ı Adana´daki evinde barındırdığı ve saldırı hazırlık aşamasında sanıklara ehliyeti ile araç kiraladığı iddiasıyla tutuklu yargılanan 34 yaşındaki sanık Ekrem Uğur mahkemede savunmasında, "Sanıklardan Kenan Çiçek 15 yıllık arkadaşım olur. Aile dostum olduğu için sık sık görüşürdük. 2016 yılı Kasım ayında Ferhat isimli kişi ile tanıştırdı, hasarlı araba işi yapıyorlarmış. Bir gece birlikte ben misafir ettim. Daha sonra Aralık ayında Kenan, Ferhat ve kendisini patlatan Kasım ile birlikte geldiler. Kenan ile aramızdaki samimiyetten dolayı bir gece daha kalmak istediklerini söylediler. Kasım Yıldırımçakar´ı daha önceden tanımıyordum. Yemek yedik, çay demledik, ben sobanın yanında uyumuşum. Sabah kalktım, işe gittim. Öğle arası Kenan ile Ferhat geldi, ben Ferhat´ı Fırat diye biliyordum, Fıro diyorlardı. Kasım yanlarında yoktu, zaten kendisine çok ısınamamıştım, işi olduğu için gitmiş. Çok da merak etmedim. Akşama doğru Kenan tekrar geldi ve araçlarının arıza yaptığını, ehliyeti olmadığı için araç lazım olduğunu söyledi. Ben de yakın arkadaşım olduğu için bir sakınca görmedim ve komisyon aldığım bir araba kiralama şirketinden araç kiraladım. 2 günlüğüne kiraladık ama Kenan sürekli arayıp uzattı. Patlamanın olduğu Cumartesi günü de gelip araç ile işleri bittiğini, şirkete götürdüğünü ve kendisinin de Diyarbakır´a gideceğini söyledi. Bir daha da yüzünü hiç görmedim. Kardeşim Agit Uğur´un sanayi sitesindeki deposuna Kenan´ın patlayıcı malzeme koyduğunu hiç bilmiyorum. Sosyal medya hesabı bana aittir ama bir süre çalınmıştı, paylaşımları hatırlamıyorum" diye konuştu.
15 askerin şehit olduğu Kayseri patlamasına karışan aracın sahibi tutuklu sanık Mehmet Yolcu ise aracının çalındığını söyleyerek, "Bu vatan için şehit olan askerlerimize rahmet, gazilerimize acil şifalar diliyorum. 25 yıldır ailemle Şanlıurfa´da ikamet ediyorum. Ben kantincilik yaparım. 5-6 yıldır aynı aracı kullanırım. Ayın 16´sında sabah saat 05.00´te kalktığımda aracım yoktu. Bulamayınca panikledim ve 155´i aradım. Kantinin anahtarı, ruhsatım, aile fotoğrafları, hepsi aracın içindeydi. Polisler geldi, baktılar. O gün kantini açamadım. Polisler MOBESE kamerasına baktı, aracımın çalındığını, Karaköprü´den sonra görünmediğini söyledi. Akşama kadar aradım ama bulamadım. Akşam oğlumun arkadaşına sordun, o da ´OGS sorgusu yap´ dedi, ben de yaptım. Aracımın Karaköprü´den Adana´ya kaçak giriş yaptığını öğrendim. Tekrar 155´i aradım. 17 Aralık Cumartesi sabahı polise gittim, görüştüm. Daha sonra eve giderken polisler beni aradı ve bulunduğum yerden beni aldılar. Eve gittik, arama yaptılar. Sonra beni alıp Kayseri´ye getirdiler. Benim aracımın Kayseri´deki patlamaya karıştığını Şanlıurfa Emniyeti´nde öğrendim. Ferhat Tekiner ve diğer hiçbir sanığı tanımam, adalete güveniyorum" ifadelerini kullandı.
"Öğrenci zannettiğim canlı bomba evimde 4-5 gün kaldı"
Davanın öğleden sonraki oturumunda tutuklu sanıkların dinlenilmesine devam edildi. Kayseri patlamasını gerçekleştiren canlı bomba Kasım Yıldırımçakar´ı evinde barındırdığı iddiasıyla yargılanan tutuklu sanık Ümit Kepir, "Sanıklardan Kenan Çiçek´i 2004 yılından beri tanırım. Ara ara sohbet ederdik. Uzun yıllar görüşmemiştik. Bir gün aradı, kendisini tanıttı. Tekrar görüşmeye başladık. Patlamadan bir hafta önceki pazar günü Kenan beni aradı, kahvaltı yaptık. Sohbette bana bir öğrencinin eve ihtiyacı olduğunu söyledi. Evin üst katında yeğenlerim oturduğu ve rahatsız olduğu için gönülsüz bir süre kalmasını kabul ettim. Gelen öğrenci dediği kişi Kasım Yıldırımçakar´mış. Adını Mehmet diye tanıttı. Bana bir an önce kalacak yer bulup gideceğini söylemişti. Okuldan, benim işimden konuşuyorduk. 4 veya 5 gün benim evde kaldı. Kendisine yedek anahtar vermiştim. Akşam eve geldiğimde o da oluyordu, konuşmak istediğimde geçiştiriyordu. Öğrenci profili vardı" diye konuştu.
Tutuklu sanıklardan Hüseyin Polat hurdacılık yaptığını belirterek üzerine atılı suçlamaları reddetti. Tutuklu sanık Mehmet Ayaz ise 32 yıldır Mardin Orman İşletme Müdürlüğü´nde çalıştığını, 22 Aralık´ta gözaltına alınıp, Kayseri´ye getirildiğini, saldırı ile hiçbir alakası olmadığını iddia etti.
Tutuklu sanıkların savunmaları alınmaya devam ediyor. (İHA)