İl Müftüsü Güven: "Böyle önemli ve mübarek bir gecenin feyz ve bereketinden faydalanmak için tövbe ve istiğfar ederek Rabbimize dua ve niyazda bulunmalıyız"
İl Müftüsü Prof. Dr. Şahin Güven, Berat Kandili dolayısıyla yaptığı açıklamada; "Böyle önemli ve mübarek bir gecenin feyz ve bereketinden faydalanmak için, evlerimizden çıkamadığımız bu günlerde telefonla akraba ve dostlarımızla tebrikleşmeli, işine gidemeyen, başkalarına muhtaç olan fakir ve yoksullar görüp gözetilmeli günahlarımıza tövbe ve istiğfar ederek Rabbimize dua ve niyazda bulunmalıyız" dedi.
Berat Gecesi'ne 'mağfiret gecesi' de dendiğini, çünkü bu gecede Cenab-ı Hak'ın pek çok kulunu affedeceğini söyleyen Müftü Güven; "7 Nisan Salı gününü Çarşamba gününe bağlayan gece Berat Gecesidir. Berat sözü 'Berâet' kelimesinin kısaltılmış şeklidir. Borçtan, suç ve cezadan, hastalıktan kurtulmak anlamına gelir. Buna göre 'Berat Gecesi' günahlardan kurtuluş gecesi demektir. Bu gecenin Müslümanlar tarafından saygı ve coşkuyla kutlanmasının sebebi de budur. Bu geceye mağfiret gecesi de denmektedir. Çünkü bu gece Cenab-ı Hak pek çok kulunu affedecektir. Berat gecesi ile ilgili olarak Sevgili Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.s) şöyle buyurmuşlardır, 'Şaban ayının yarısı, Berat Gecesi gelince; gecesini namazla gündüzünü oruçla geçiriniz. Şüphesiz ki Allah, o gece güneşin batmasıyla dünya semasında tecelli eder ve şöyle der; Benden af dileyen yok mu? Onu affedeyim! Rızık isteyen yok mu? Rızık vereyim! Şifa dileyen yok mu? Şifa vereyim'. Bu rivayete göre Berat Gecesi’nde; bütün günahlarımızdan af ve mağfiret dilemeliyiz. Rızkımızın genişlemesi ve bereketlenmesi için dua etmeliyiz. Hastalıklarımızdan kurtulmak için Allah’tan şifa dilemeliyiz. Özellikle Coronavirüs sebebiyle tedavileri devam eden hastalarımıza şifa dilemeliyiz.' Sevgili Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.s) Berat Gecesi'nde Allah’ın rahmetinin coşacağını, böylece bu geceyi değerlendiren pek çok mü’minin affedileceğine vurgu yaparak 'Allah Teâla, Şaban Ayının on beşinci (Beraat) gecesi tecelli eder ve Allah’a ortak koşanlarla kin tutup husumet yapan saldırgan kimseler dışında bütün kullarını bağışlar' buyurmuşlardır. Kin gütmek, çekişmek, kavga etmek, saldırganlık yapmak gibi kötü fiiller, büyük günah olduğuna işaret etmek amacıyla, en büyük günah olan şirk ile bir arada zikredilmiştir. Bunun anlamı, 'böyle bir gecede bile affedilmeyen bu günaha sakın yaklaşmayın' demektir. Yoksa kavgacı, kindar ve saldırgan kimselerin mümin olsa bile müşriklerle bir tutulacağı anlamına gelmez. Müşrik ebediyen cehennemde kalacak, günahkâr mümin cezasını çektikten sonra cennete gidecektir. Şirk koşmak, Allah ile bağları koparmak anlamına geldiği gibi, toplum içinde geçimsiz, kavgacı, kindar ve huzursuzluk kaynağı olmak da toplumun bireyleri arasındaki bağları koparır. Ramazan ayından önceki son kandil olan, günah, borç ve cezadan kurtulmak gibi anlamlara gelen berat, günahlardan arınmayı, yüce Allah’ın rahmet ve mağfiretine ulaşmayı ifade etmektedir. Berat Kandili, Müslümanların, sınırsız af ve merhamet sahibi Yüce Allah’a sığınarak günahlardan arınma, ilahi lütuf ve bereketlere erişebilme fırsatını yakalayabilecekleri müstesna zaman dilimlerinden birisidir. Bu tür gün ve geceler, dinî ve toplumsal hayatımızda ilahî af, mağfiret ve rahmet temennilerinin zirveye ulaşması, birlik, beraberlik ve kardeşlik duygularının da yoğun biçimde yaşanması gereken anlardır. Bu geceler, kulluk şuur ve bilinciyle kendimizle hesaplaştığımız, yüce Yaradan’ın rızası doğrultusunda hayatımıza yön vermeye karar verdiğimiz fırsat geceleridir" dedi.
Bu gecede tövbe ve istiğfar edilerek dua edilmesi gerektiğini vurgulayan Müftü Prof. Dr. Güven; "Böyle önemli ve mübarek bir gecenin feyz ve bereketinden faydalanmak için, evlerimizden çıkamadığımız bu günlerde telefonla akraba ve dostlarımızla tebrikleşmeli, işine gidemeyen, başkalarına muhtaç olan fakir ve yoksullar görüp gözetilmeli günahlarımıza tövbe ve istiğfar ederek Rabbimize dua ve niyazda bulunmalıyız. İbadetlere yoğunlaşmalıyız. Kendimizi yaklaşan Ramazan ayına hazırlamalıyız. Bu geceyi Kur’an-ı Kerim okuyarak, dua ve istiğfar ederek ve teheccüd namazı kılarak değerlendirmeliyiz. Berat Gecesini idrak eden herkes, Yüce Allah’ın Kur’an-ı Kerim’deki; 'De ki, ey kendi nefisleri aleyhine haddi aşan kullarım! Allah’ın rahmetinden ümit kesmeyin! Çünkü Allah bütün günahları bağışlar. Şüphesiz ki O, çok bağışlayan, çok esirgeyendir' müjdesinin farkına vararak, Sevgili Peygamberimizin (s.a.s.); 'Allah’ım! Azabından affına, gazabından rızana sığınıyorum...' şeklindeki yönelişi ile özüne dönmeli, ümitlerini canlı tutmalı, bağışlama ve bağışlanma duygularını güçlendirmelidir. Bu duygu ve düşüncelerle, başta aziz milletimiz olmak üzere, tüm İslâm âleminin Berat Gecesi’ni tebrik ediyorum. Bu mübarek gecenin barış, mutluluk ve huzurun yeryüzünün her yerine hâkim olduğu bir dünyanın inşasına vesile olmasını diliyor; Ramazan ayına her türlü dert, sıkıntı ve günah yükünden berî olarak girebilmeyi Yüce Allah’tan niyaz ediyorum" ifadelerini kullandı. (İHA)