Cumhuriyet Meydanı'nda düzenledikleri basın açıklamasında konuşan Taş; 2019 yılında da dünyada zulüm ve gözyaşının eksik olmadığını söyledi. Türkiye'de de insan hakları ihlallerinin bulunduğunu belirterek acil kararlarla insanlığa sahip çıkmaya davet ettiklerini kaydetti. Başkan Taş; "10 Aralık günü 1948 yılından bu yana İnsan Hakları Günü olarak kutlanıyor. 10 Aralık'ın içinde bulunduğu hafta da 'İnsan Hakları Haftası'dır. Son ayına girdiğimiz 2019 yılında da dünyanın birçok ülkesinde göç, zulüm ve gözyaşı eksik olmadı. İnsan hayatına yönelik sayısız ihlaller yaşandı, yaşanmaya da devam ediyor. 2019 yılında ülkemizde; 26 yıldan bu yana cezaevinde ömür tüketen, yeniden yargılanarak hürriyetlerine kavuşmayı beklenen yaşları 80'leri geçmiş olan Sivas mağdurlarının taleplerine cevap verilemedi. 22 yılı geçmiş bir zamandır cezaevlerinde tutulan 28 Şubat darbe döneminin darbecilerin emri ile mahkum edilmiş mağdurların yeniden yargılanma ve özgür kalma talepleri karşılık bulmadı. Mağduriyetleri devam etti. Ömür boyu nafaka ve erken emeklilik mağdurlarının mağduriyetlerinin giderilmesi ve hapishane hayatlarının sona erdirilmesi için yapılan tüm çabalar ne yazık ki 2019 yılında da yetkililer tarafından dikkate alınmadı. 2016 yılında yaşanan 15 Temmuz kanlı darbe teşebbüsünden sonra OHAL uygulamaları ile haklarında soruşturma açılan emniyet ve mahkeme kararları ile aklanan kamu personelinin görevine iade taleplerine ne yazık ki OHAL komisyonları mahkeme ve emniyet kararlarını hiçe sayarak karşılık vermedi. Çocukları dağa kaçırıldığı için HDP Diyarbakır İl Binası önünde çocuklarına kavuşmak için oturma eylemi yapan annelerin taleplerine de çözüm bulunamadı. Sahipsizlik, çaresizlik yüzünden çok sayıda insan siyanür kullanarak ailesiyle birlikte intihar etti. MAZLUMDER Kayseri Şubesi olarak yukarıda bir kısmını gündeme getirdiğimiz dünyada yaşanan insan hakları ihlallerinin sona erdirilmesi için dünyanın mahşer-i vicdanını ve yetkili kurumlarını, ülkemizde yaşanan insan hakları ihlallerinin sona erdirilmesi için de cumhurbaşkanımızın, TBMM'nin, Adalet Bakanlığı'nın mahkeme ve kararlarını tanımayan OHAL komisyonlarının mahşer-i vicdanına sesleniyor, alacakları acil ve yerinde tedbir ve kararlarla insanlığa sahip çıkmaya davet ediyoruz. Hakkın, adaletin ve hukukun hakim olduğu bir hayatın insanlığın geleceği olmasını diliyoruz" şeklinde konuştu. (iha)