Koronavirüs gayrimenkul sektöründe ezberleri bozdu. Salgın sonrası gayrimenkul sektöründe de artık hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağını belirten DAP Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Ziya Yılmaz bahçeli, teraslı, balkonlu sağlıklı evlere olan talebin artacağını söyledi. Pandemi ile birlikte yüksek katlı binaların devrinin sona erdiğini ifade eden Yılmaz “Cumhurbaşkanı'mız Recep Tayyip Erdoğan'ın defalarca vurguladığı gibi yatay mimariye sahip projeler geliştirmemiz gerekiyor. Biz şirket olarak, bunun kararını 3-4 yıl önce zaten alıp arazilerimizi de buna göre geliştirmiştik. Yüksek katlı bina devri bu salgınla beraber kapandı. Bugün New York'ta ölüm sayısını yüksek olmasının sebebi yüksek katlı binalar. Bir asansöre biniyorsunuz 20 kişi var. Herkes aynı havayı teneffüs ediyor. 30 kattan sonra pencereyi bile açamıyorsunuz. Onun için yatay mimari ve alçak katlı binalar şart. 20, 30 ve 50 katlı binalar Türkiye'nin gerçeği değil. Maslak, Levent ve Zincirlikuyu'da olabilir ama Türkiye'nin genelinde mümkün olduğunca yatay mimari olmalı" dedi.
SAĞLIKLI EVLER GELİYOR
Bu noktada değişen dinamiklere dikkat çeken Ziya Yılmaz “Şimdi deprem kriterine sağlıklı ev kriterini eklememiz lazım. Bir evin sağlıklı ev olabilmesi için asansöre ihtiyaç olmamalı.
Mümkünse bahçeli, değilse teras ya da balkon olmalı. Her dairenin havalandırma sistemi ayrı olmalı. Bunun için de imar yönetmelikleri düzenlenirken evlerin balkon ve teraslı yapılması konusunda birtakım teşvikler verilerek düzenlenmesinde yarar var. Biz de sağlık kriterleri konusunda ciddi bir çalışma yaptık. Hekimlerden oluşan bir ‘Sağlık Kurulu' oluşturduk. Çekmeköy projemizi de bu kurulun tavsiyeleri etrafında şekillendirdik. Pandemi sonrası gayrimenkul anlayışının dünyadaki en önemli örneklerinden birini Çekmeköy'de göreceksiniz” diye konuştu.
EVDEN ÇALIŞMA İÇİN ÖZEL BÖLÜM
Projede alınan mesafeyle ilgili bilgileri de aktaran Yılmaz, şunları paylaştı: Burası korna kriterlerine göre yapılıyor. 1.400 konutluk olarak tasarlamıştık ancak 1.050 konut olacak. 200 dönüme yakın bir arazi. Bunun 70-80 bin metrekaresini orman olarak koruyoruz. Projemizdeki bahçeli ev sayımızı artırdık. Toplam daire sayısının yüzde 20'sini villa bahçe konseptiyle tasarladık. Tüm dairelerimizi balkonlu yaparak, projedeki evlerin yüzde 20'sini de teraslı ev olarak kurguladık. Bazı evlerimize evden çalışma için yarım odalar şeklinde bölümler ekledik. Bugün itibarıyla aldığımız ön talep 58 bini aştı. Çok sayıda kişi gelip görmek istiyor.
Kredi, sektörü hareketlendirecek
Konut sektörün tam toparlanmaya başladığı sırada salgının ortaya çıktığını belirten Ziya Yılmaz “Korona ile durağan bir döneme girdik. İnsanlar üç aydır evden çıkmıyor. Ofisler, şantiyeler kapalı. Ancak bu süreç Cumhurbaşkanı'mızın liderliğinde çok iyi yönetildi. Dünya ülkeleri bu dönemde hem ekonomik hem de sağlık anlamında ciddi çaresizliklerle boğuşurken Türkiye bu anlamda dostun ve düşmanın gıptayla baktığı bir ülke oldu” dedi. Konut sektörüne yönelik kredi desteğini de değerlendiren Yılmaz şunları kaydetti: Kredide 0,64 oranını gördük. Tüketiciler kendi bütçelerine göre 180 ay vade ile kira öder gibi konut sahibi olabilecek. Tüketiciler bu fırsatı kaçırmasın. Bu sektörü hareketlendirecektir. Korana bizi birkaç ay daha etkileyecek ancak hızlı toparlanacağız.
İki yılda 5 bin konut yapacağız
Ziya Yılmaz, Türkiye'deki konut stokuyla ilgili olarak da 900 bin civarında yeni konut, 400-500 bin civarında üretimde konut olduğunu belirterek “Yaklaşık 1,5 milyon konut stoku var. Abartıldığı kadar konut stoku kalmadı. Sektör iki yıldır herkes frene bastı. Mevcut projelere devam edildi. 2021'in altı ayında sonra istediğimiz yerden istediğimiz kalitede konut bulamayacağız. Ayda 100 bini altına düşmeyen rakamlar göreceğiz. Bundan eminim” dedi. Yılmaz, DAP Yapı olarak kendilerinin ise 2021 yılı sonuna kadar 5 bine yakın konut inşa edeceklerini, yaklaşık 10 bin kişiye istihdam sağlayacaklarını bildirdi.(ıha)
