Kayseri Tabip Odası Başkanı Şahin: "Toplumun büyük bir kısmı aşılandıktan sonra gönül ferahlığı ile normalleşmeye başlayacağız”

Kayseri Tabip Odası Başkanı Şahin:

KAYSERİ TABİP ODASI BAŞKANI MEHMET İLHAN ŞAHİN

Kayseri Tabip Odası Başkanı Mehmet İlhan Şahin, toplumun büyük bir kısmının aşılandıktan sonra gönül ferahlığı ile normalleşmeye başlanılacağını söyleyerek, “2. doz aşılama bittikten 1.5 ay sonra ağır hasta ve ölüm sayılarında düşüş görmeyi umuyoruz” dedi.
Kayseri Tabip Odası Başkanı Mehmet İlhan Şahin, İhlas Haber Ajansı’na korona virüsle mücadele kapsamında aşılanmayla ilgili değerlendirmelerde bulundu. Şahin, “Aşının 1. dozunun vurulmasından sonra çok fazla bir değişiklik olmadı. Çünkü aşının etkinliğini 2. dozu vurulduktan belli bir süre sonra göstermesini bekliyoruz. Dolayısı ile 1. dozu yaptırmış olmak, genel olarak Kayseri’deki salgının durumu etkilemesi mümkün değil. Zaten birçok doktorumuz ve sağlık çalışanımız enfeksiyona yakalanmıştı. 2. dozdan sonra bu oranların ciddi şekilde düşeceğini düşünüyoruz ama Sağlık Bakanlığımızın yayınladığı tablolardaki düşüşü görmemiz için toplumun ciddi bir kesiminin aşılanması gerekiyor. Her ne kadar 2 milyonun üzerinde aşı yapılmış olsa da henüz oransal olarak çok düşük seviyelerdeyiz. Henüz daha toplumun geneli aşılanmadığı için en azından yeni vaka sayılarında bir düşüş beklemiyoruz. Ancak aşılamaya öncelikle riskli grupla başlandığı için riskli grupların 2 doz aşılanması bittikten sonra yani yaklaşık 1 buçuk ay sonra en azından ağır hasta sayılarında, ölüm sayılarında yavaş yavaş bir düşüş görmeyi umuyoruz” ifadelerini kullandı.

"Hastalık aşıdan çok daha tehlikelidir"
Aşılanmayla beraber vatandaşların da tedbirleri elden bırakmaması gerektiğini kaydeden Şahin, hastalığın aşıdan çok daha tehlikeli olduğunu söyleyerek, “Bununla birlikte bizim toplumsal olarak uyguladığımız kısıtlamalardan, tedbirlerden vazgeçmemizi gerektirmiyor. Çünkü her şeye rağmen genç insanlarda hastalığı ağır geçirebiliyorlar. Dolayısı ile toplumun yüzde 60-70’i 2 doz aşılanmadıktan sonra kısıtlamalardan vazgeçmek ya da bireysel olarak tedbirsiz davranmak, maskesiz dolaşmak çok mümkün olmayacak. Elbette ki ümitliyiz. Buradaki ümidimizi yaşatmamızın en önemli yolu; birinci olarak devletimizin yeteri kadar aşıyı tedarik etmesi gerekiyor. İkinci olarak ise, vatandaşımızın sorumluk alarak, bir takım bahanelere sığınmadan aşılarını olmalarıdır. Özellikle bugün itibarı ile 65 üzerindeki vatandaşlarımızdan aşıya yönelik ciddi bir teveccüh bekliyoruz. Yani hem hatırlattığımız bir şey var. Hastalık aşıdan çok daha tehlikelidir. Aşının nadir görülen bir takım yan etkileri var ama ülkemizde şimdiye kadar 2 buçuk milyon insan aşılandı. Aralarında çok korkulacak oranda ve korkulacak seviyede yan etki görmedik. Yan etki oldu ama bizi genel olarak korkutacak bir boyutta olmadı. Dolayısı ile vatandaşlarımız esas olarak hastalıktan korksunlar” ifadelerini kullandı.

“Vatandaşlarımız ellerine geçen ilk aşıyı olsunlar”
Aşı ile salgının da yatışacağını dile getiren Kayseri Tabip Odası Başkanı Şahin, “Vatandaşlarımız ellerine geçen ilk aşıyı olsunlar. Şu anda elimize geçen aşı CoronaVac aşısı. Diğer aşıların üretilmesini beklemektense bir an önce bu aşıyı olmalarını bekliyoruz. Bu aynı zamanda salgının yatışması sayesinde ülkemizde birçok şey normalleşmeye başlayacak. Aşı ile çocuklarımızın eğitimleri düzelmeye başlayacak, ekonomi ve işsizliğe merhem olacak. Bu anlamda da sorumluluk hissetmek gerekiyor. Vatandaşımız, ‘ben kendimi koruyorum, dışarı çıkmıyorum. O yüzden aşı olmayacağım’ diyebilirler. Tabii ki bu düşüncelere saygı duymak gerekir ama buradan vatandaşlarımıza hatırlatmak istiyorum ki sizin olacağınız aşı, sadece sizi korumuyor. Toplumu da korumuş oluyor. O nedenle bir yönden de görev bilinci ile vatan görevi bilinci ile aşıyı olmak gerekir” şeklinde konuştu.

“Mutant virüs gereğinden fazla gündemde tutuluyor”
Mutant virüsün insan hayatında çok büyük değişiklikler yapmasını beklemediklerini kaydeden Şahin, “Mutant virüs meselesi gereğinden fazla gündemde tutuluyor. Haklı tarafları olabilir ama mutant virüsün bizim hayatımızda çok büyük değişiklikler yapmasını beklemiyoruz. Çünkü bu yeni tip korona virüs, yani Covid-19 hastalığını yapan virüsün çok bulaşıcı olduğunu biliyoruz. O nedenle zaten pandemi yani dünya salgını yaptık. Bu yeni varyasyonlar, biraz daha bulaştırıcı hale getirdi bunu. Bu nedenle bazı bilim insanları, çift maske takmayı, özellikle kapalı ortamlardan maskeli olsak bile kaçınmayı öneriyorlar. Tabii ki bizde o doğrultuda önerilerimizi yapıyoruz ama netice itibarı ile zaten tedbirlere tam olarak riayet ettiğiniz zaman yani sosyal mesafenizi koruduğunuzda, kalabalık ve kapalı ortamlara girmediğinizde, karşılıklı olarak maske kullanımına dikkat ettiğinizde mutasyona uğramış olsun veya olmasın bu virüs bulaşamıyor veya risk çok azalıyor. Dolayısı ile buna dikkat edeceğiz. Şu an için yeni mutasyon virüslerin, eski tipe göre çok daha tehlikeli olduğu, çok daha öldürücü olduğu yönünde bir veri yok elimizde. Tabi ki bunlar inceleniyor, araştırılıyor. Daha net veriler birkaç ay içerisinde ortaya çıkacaktır ama en azından büyük bir panik yapmayı gerektirecek bir durum yok” dedi.
“Toplumun büyük bir kısmı aşılandıktan sonra gönül ferahlığı ile normalleşmeye başlayacağız” diyen Şahin, konuşmasını şöyle tamamladı:
“Vatandaşlarımız, acaba Kayseri’de kaç mutasyonlu vaka var gibi düşüncelere düşmesinler. Önemli olan temkinli hareket etmemiz. Mutasyonlu veya değil, yeni tip veya değil çok fark etmiyor. Tedbire riayet etmemiz gerekiyor. Hep söylüyoruz, en önemli silahımız maske, mesafe ve el hijyeni. Riskli grupların aşılanması ile birlikte birkaç ay içerisinde yoğun bakıma yatış oranlarının ve ölüm oranlarının düşebileceğini öngörüyoruz. Toplumun yüzde 60-70’i aşılanırsa ve yeni aşıların devreye girmesi ile birlikte tedarikin artması ile birlikte vatandaşımız da tahmin ediyorum biraz üzerindeki korkuyu atmaya başladı. Sağlıkçılarla başlanması bu anlamda avantaj, çünkü sağlıkçılar daha bilimsel verilere uygun olarak düşündükleri için korkusuz bir şekilde aşıyı oldular. Vatandaşta baktı etrafındaki sağlıkçılar aşıyı oldular ve korkacak bir şey olmadığını gördüler. Yavaş yavaş aşıya bir teveccüh göstermeye başlayacaklardır. Öyle tahmin ediyorum. Dolayısı ile toplumun büyük bir kısmı aşılandıktan sonra, gönül ferahlığı ile normalleşmeye başlayacağız inşallah.”