22 Temmuz´da Pınarbaşı ilçesi Hürriyet Mahallesi´nde meydana gelen olayda iki grup arasında çıkan kavgada 2 kişi ölmüş, 4 kişi yaralanmıştı. Saldırı sonucu D.Y. (39), ile E.T. (40) hayatını kaybetti. Aynı aileden E.T. (61) N.T. (34), B. K. (17) ve A. T. (30) yaralandı.
Kayseri 3. Ağır Ceza Mahkemesi´nde görülen davada tutuklu sanık E.B. ve avukatı duruşma salonunda, mağdur E.T. Pınarbaşı´dan Sesli ve Görüntülü Bilişim Sistemi ile hazır edildi.
Olayda 3 mermi isabet ederek yaralanan mağdur E.T. mahkemede ifadesinde, ?Ben bunu elimde büyüttüm. 35 yıllık komşuyuz, böyle bir olay ilk kez yaşandı. Bunun çocuğu ile benim torunlarım arasında bisiklet yüzünden kavga çıktı. Kızlarım o gün mangal yakacaklardı, o yüzden hepsi bizdeydi. Çocuklar tartışınca sanığın eşine çocuk gidip söylemiş. Sanığın eşi F.B. dışarı çıkarak bağırıp, çağırdı. Öğle saatleri Cuma vaktine yakındı, namaz kılıyordum, çığlıkları duyar duymaz namazı dua etmeden bırakıp çıktım, kızım bağırma, çocuk bunlar, olur öyle şeyler´ dedim. Bana ?sen karışma´ dedi. O sıra eşini aramış, araba ile geldi. Sanık geldiğinde önce karısını dövmeye başladı. Sanığın teyzesi D.T. yanlarına gitti, eşini bırakıp, teyzesini dövdü. Kızım E.T., hemen oraya koştu, daha sonra hepimiz gittik. Sanık E.B., silahını çıkardı, ben ?yapma etme oğlum´ dedim, ellerim ayaklarım titredi, yürüyemedim, emekleyerek gittim. İlk D.Y.´ye sıktı. Sonra kızım E.T.´ye sıktı, hepimiz oraya toplandık. Silahı bize doğrultup sıkmaya devam etti. Bilinçli olarak benim ayağıma sıktı, bana 3 mermi isabet etti. Tavuk vurur gibi bizleri vurdu. Hatta ?daha ölmedin mi sen´ diyerek son kurşunu D.T.´ye sıktı. Hepimiz yere yığılmıştık, sonrasını hatırlamıyorum? diye konuştu.
33 yaşındaki sanık E.B. ise savunmasında ?Olay günü dükkandaydım, oğlum koşarak içeri girdi, yan komşunun çocukları ile kavga ettiklerini, annesinin üzerine yürüdüklerini söyledi. Çocuğum ile eve geldim, olayı sordum. Eşim bahçede çocukların kavga ettiğini söyledi. Sonra ben eşime, kadınların tartışmasına karışmayacağımı, erkeklerle konuşacağımı söyledim. Bana yan tarafta balkonda duran kadınlar, A.T., N.T., B.T., B.K., S.T., E.T., K.T., hepsi duruyordu. Bana ?sen bize bile yetmezsin, erkeklerimizle görüşemezsin´ dediler. Tartışma çıktı, ellerinde demir sopalarla bahçeye indiler, A.T., S.T.´ye av tüfeğini alıp gelmesini söyledi. E.T. ile K.T. sürekli küfür ediyorlardı. Eşimi ve çocuklarımı eve gönderdim, bunlar bana saldırmaya başladılar, eşim dışarı çıkmış, ona saldırdılar, eli yüzü kan içinde kaldı. Ben araca bindim, aracın etrafını sardılar, ön camına sopa ile vurdular. Zar, zor araçtan indim. Ruhsatsız silahımı çıkarıp, korkutmak için havaya ateş ettim. E.T. ile K.T. üzerime atladılar, kolumu tutmaya çalışıyorlardı, bu sırada silah peş peşe patladı. Hepimiz yere düştük, ben bir hamle ile kalktım, silahı araca attım, korktukları için yerde yattıklarını düşündüm. Yerde yatanlar arasında teyzem D.Y. de vardı. D.Y. ile E.T.´ye 3´er kez mermi isabet etmiş, 13 el ateş edilmiş. Ben suçsuzum, çok pişmanım, ailemi oradan kurtarmak istemiştim, ben de diğer kişilerden şikayetçiyim? ifadelerini kullandı.
Mahkeme heyeti eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı erteledi. (İHA)
