Kayseri´nin Pınarbaşı ilçesine bağlı Yukarı Karagöz köyünde 2 yıldır sınıf öğretmeni olarak tek başına görev yapan Raşit Poyraz Ünsal, 1 derslikte 4 sınıfı okutuyor. 20 öğrencisiyle tek tek ilgilenen, aynı zamanda hafta sonları da öğrencilerini yalnız bırakmayan Raşit öğretmen, vefakarlığı ile köy halkının da sevgisini kazandı.
13 yıllık öğretmen Raşit Poyraz Ünsal, ?Meslek hayatımda 4. okulum. 2 yıldır Pınarbaşı´nda çalışıyorum. Kısmetimde burası varmış, bir köy okulu. Burada 4 sınıf bir aradayız. 1., 2., 3., ve 4. sınıflar var. İyiyiz, mutluyuz, çalışıyoruz ve görevimizi yapıyoruz. sınıfımız da 20 öğrenci var. Okulumuz ilçeye biraz uzak olduğu için sabah erken saatlerde okuluma geliyorum. Bazen kendi aracımla, bazen başka vasıtalarla geliyorum. Biraz birleştirme sınıfın sıkıntıları var, 4 sınıfın bir arada olması insanı biraz yoruyor ama biz öğretmenliği severek yapıyoruz, bunlarda bizim çocuklarımız. Çocuklarımızla ders saatlerinde etkinlikler yapıyoruz. Köyde olduğumuz için doğa ile her zaman yan yanayız. Okulumuzun yanına tarla yaptık, oraya bir şeyler ekmeyi planlıyoruz. Hem derslerimizi hem de sosyal ilişkilerimizi değerlendirmeye çalışıyoruz? ifadelerini kullandı.
Ünsal sözlerine şöyle devam etti:
"Devletimiz her okula verdiği gibi bize de kömürümüzü ve odunumuzu veriyor. Bu sene de verdi ama biz ne olur ne olmaz diyerek çocuklarımız üşümesin diye köyde bulunan birkaç kavağını kestik. Buraya geldiğim zaman köylülerde beni çok sevdiler. Yardımseverler ve eğitime çok açlar. Ben de çocuklarımı hafta sonları bırakmıyorum ve eksik olan öğrencilerimle ilgileniyorum. Bu yüzden köylü beni kabul etti. Ben çok memnunum. Köy ile öğretmenin arası iyi olursa, eğitimde çok iyi olur. Meslekte 13 yılımı bitirdim. Bu iş kendi iç dünyamızda ahlakla ve kendimizi yetiştirmekle alakalı. Bu kapıyı kapattığında burada ne yaptığınla, gece yastığa kafayı koyduğunda alakalıdır. Bu yüzden özverili olmak lazım."
"Değil birleştirilmiş sınıf, bir bu kadar daha öğrenciyle beraber olmaktan büyük keyif alırım"
Öğretmenlik mesleğinin sevilmez ise yapılamayacağının altını çizen Ünsal, ?Ne yaptığımız, ne aldığımız ve ne kadar vakit geçirdiğimizden ziyade öğrenciye ne verdiğimiz önemlidir. Bu mesleği sevmezsek, yapamayız. Odunda kırarız, boyada yaparız. Çatıdan su akarsa onu da tamir ederiz. Öncelikle bu işi sevmeliyiz. Ben öğretmen olmakla gurur duyuyorum. Değil birleştirilmiş sınıf, bir bu kadar daha öğrenciyle beraber olmaktan büyük keyif alırım? dedi.
10 yaşındaki öğrenci Yiğit Efe Sağlam da "Okulumuzda ders işliyoruz, oyun oynuyoruz. Öğretmenimizin aldığı satrançla oynuyoruz. Öğretmenimiz bize satranç kursu açtı. Öğretmenimizle aramız çok güzel. Onu seviyoruz? diyerek, öğretmenine olan sevgisini dile getirdi. (İHA)